MASALSI
Çok varmış hiç yokmuş derken
Bizi anlatır aslında naftalin kokulu masallar
Sallatır bana annemin beşiğini tıngır mıngır
Kimi masal uzun sürer cirit attırır cinlerine
Deve tellal pire berber iken kalbur saman içinde
Haliç'te bir vapuru vurdular dört kişi
Demirlemişti eli kolu bağlıydı ağlıyordu
Dört bıçak çekip vurdular dört kişi
Yemyeşil bir ay gökte dağılıyordu
Deli cafer ismail tayfur ve şaşı
Devamını Oku
Demirlemişti eli kolu bağlıydı ağlıyordu
Dört bıçak çekip vurdular dört kişi
Yemyeşil bir ay gökte dağılıyordu
Deli cafer ismail tayfur ve şaşı
harika dizeler yüreğinize sağlık.kutluyorum sevgilerimle..
Şiirinizi büyük bir zevkle okudum. Elinize ve yüreğinize sağlık dost kalem.
MASALLARI BİLE TÜKETTİK...
Haklısın değerli İnci Hanım.
Bir varmış değil, çok vardı aslında o güzelim masallardan, o güzelim tekerlemelerden.
Sımsıcak bir dille, sevgi dolu bakışlarla, yumuşacık ellerle ruhları ve bedenleri saran büyüklerimizin anlattıkları o masallardan, her ne kadar “bir varmış…” diye başlansa da çokça vardı.
Bizler onları tüketmedik, tüketemedik. Ancak, anlatan yürekleri, anlatan dilleri, tutan elleri tükettik.
Yazık bize ki, el alamadık büyüklerimizden. Onların yüreklerini yüreklerimize eş edemedik. Ellerimiz bile sıcaklığını kaybetti.
Zamane çocukları olduk, o çok değerli nesilden sonra. Ruhsuz, sıcak bakışsız ve sadece maddeden ibaret teknolojinin kurbanı olduk, edildik.
Zamane çocukları olduk, güzel olanları hafızamıza kaydedemedik.
Zamane çocukları olduk, kalbimize sevgi ve saygıyı ekemedik.
Değer vermedik, kıymeti olmadı o en has kültürümüzün.
Ne güzel masallardı; hayalleri canlandıran, onlara hayat veren o güzelim masallar…
Devler, periler…
Ejderhalar, tepegözler…
Kırk Haramiler, Yedi Cüceler…
Uçan Halılar, Pamuk Prensesler, Kül Kedileri…
Alaaddin ve Sihirli Lambası…
Büyülü ayakkabılar, büyülü yüzükler…
Büyülü ağaçlar, çiçekler, ormanlar, hayvanlar…
Yaraları iyileştiren, acıları dindiren sular…
Cadılar, büyücüler, cinler…
Krallar, Kara Vezirler, Keşişler…
Kara kalpli üvey analar, babalar…
Bin Bir Gece Masalları…
Daha niceleri...
Kahkahalarımızın çınlattığı kulaklar… Ürpertilerimizin, korku ve heyecanlarımızın hayali perdede gölgelere dönüşen görüntüleri ve ayak izleriyle birlikte büyüyen gözler…
Üç elma kadar tat ve haz veren bir sıcak elin, bir sıcak bakışın, bir sıcak kucağın, bir sıcak gülüşün ve nefesin kerevitine ererek mest olmak…
Ne iyi etmişsiniz de böylesi çok değerli bir konuyu işlemişsiniz.
Emeğinize, duygularınıza sağlık.
Dilinize sağlık.
En derin sevgi ve saygılarımla…
Hikmet Çiftçi
07 Ekim 2014
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Hoş duygularla paylaşılan şiirinize tebrklerimle.
Sevgiler. selamlar.
Yüreğinize sağlık evet zaten masallarla büyüdük uyutulduk şimdide masallarla ayakta uyutulmaya başlandı hayırlar olsun bu anlamlı güzel şiirinizi severek beğenerek okudum her daim şair yüreğiniz ilhan ile dolup taşsın kaleminiz yazdıkça yazsın gönlünüzün ilham deresi dolup dolup taşsın yüreklere mutluluklar saçsın kaleminiz daim olsun kutlarım sizi tebrikler.Saygı ve Sevgilerimle.
Değerli paylaşımınızda, ayrı bir güzellik ve mana var, okurken insanı düşündüren şiirinizi beğeni ile okudum. Kaleminiz hiç susmasın. +.+. Saygı ve sevgi ile kalın.
Hikmet YURDAER
Masum masallar dinleyerek büyüdük_
Masum masallar anlatarak büyüttük...
Sonra masallarla yaşadığımızı farkettik _Masumiyetleri kirletilmiş_Tebrikler İnci hanım...
İnsan hayat'ı gibi bir var bir yokuz,masal aleminde yaşıyor sonrasında masaldan çıkıp gerçekleri görüyor sarsılıyoruz derken masal bitiyor,hayat da bitiyor,sevgili İnci hanım hoş anlatımınızla sürükleyici dizeler,sizi kutluyor sevgiler sunuyorum.
İşte biz bu unutulmaz masallarla büyüdük ve bu günlere geldik sevgili İnci hanım... Biz şairlerin hayâl güçleri bu masalları dinleyerek, okuyarak güçlendi. İçimizdeki o masum çocuk önce bu masallarla hayatı tanıdı. Sonra öyle masallar anlattılar ki, gerçek sandık, çok yanıldık... Geç gördük bazı gerçekleri... Ama, içimizdeki o büyümeyen çocuk, hâlâ masal dinlemeye bayılıyor.
Bu çok güzel şiirinizi ve sizi kutlar, selam ve sevgilerimle güzel günler dilerim.
Çok hoş, çok güzel ve ilginç olduğu kadar insanı, özellikle çocukları başka dünyalara götürebilmenin, onlara renkli yaşamların gerçeklerle nasıl bağdaştığını anlatmanın, hayal dünyalarını genişletmenin vazgeçilmeyen bir yoludur. Şurası muhakakak ki, edebiyatın ilk özenli çalışmaları masallarla başlamış, büyük küçün insanoüğlunun dikkatini çekmiş, yaşam güçlüklerinden sıkılan,, yorulan eski insanlar bir parça olsun kendilerini masal dünyasında bularak kendilerini avutma yolları aramışlardır. Masalın en belirgin özelliklerini uygulayan dizelerinizin
dilindeki ve anlatım tekniğinde uyguıadığınız başarı, yetenekli sergilediğiniz emeğinizin ürünü taktir edilmeye lâyık bir çalışmadır. Paylaşımınız içim kutluyorum. ++
Bu şiir ile ilgili 19 tane yorum bulunmakta