Gönül penceresinden bakıp ta:
Bir kere YAKIŞIKLIM demişsen,
artık fikrin değişmez ölsen
İlahi Yarab,
Biliyoruz ve görüyoruz ki,
Ölüm kaş ile göz arasında
Sevdiklerimiz akşam var sabah yok
Fakat günahlarımız haddinden çok
Sanki kurtulma imkânımız yok
Yarı dolu, yarı boş cihazlar bagajda,
Tatbikatlara katılıyoruz, bin bir nazla
Araç ta tutuştuğunda kaçıyoruz hızla,
Sen araç yangını verme ALLAHIM..!
Okullarda, kurumlarda, apartmanlarda,
Yarın:
Ev alacağım – alamayacaksın
Araba alacağım – alamayacaksın
Müdür olacağım – olamayacaksın
Güne gideceğim- gidemeyeceksin
Başkan olacağım – olamayacaksın
Elin değdi elime,
Ayrılmak ne kelime
Azrail bize geldiğinde
Gel beraber gidelim yârim
Cennette sohbet edelim yârim
gençliğin ihtiyarlığı kırk,
ihtiyarlığın gençliği elli
her yaşın kendine has var bir güzelliği
ununu eleyip, eleğini duvara asabildinse,
çoluk çocuğu da iş güç sahibi yapabildinse,
birde baş göz edip, koluna eşini takabildinse,
Dünya
Bir Pazar.
Bu pazarda,
Paralı, parasız
Ne istersen var.
Yalnız şu bir hakikat,
Mezarlık,
Üç hecelik bir kelime,
Nice dersler verir okuyabilene
Adına şiirler, ağıtlar yazılmış,
Türküler, şarkılar söylenmiş,
Bu mezarda bir garip var denmiş…
Kağıdını, kalemini, zarfını ben alayım,
Posta ücretini de aksatmadan yollayım
Ayda yılda bir mektup yazsan olmaz mı?
Bir dost vardı diye hal-hatır sorulmaz mı?
*
Diyorsun ki: ‘kağıt, kalem, zarf alayım,
Köyde, okulda, askerde, işte,
Samimi arkadaşlarımız vardı
Güya çok severdik birbirimizi,
Her gidenin peşinden derdik,
Asla unutmayacağız sizi




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!