Kimi bebek, kimi genç, kimi yaşlı
Hepsinin hikâyeleri kaldı yarı başlı
Seksen beş milyonun ise gözü yaşlı
Perişan etti hepimizi Maraş depremi
Bak hele kiriş var, kolon hiç yok
Teşvik gerektir teşvik, her ne yapılırsa,
Verim alamaz insan, kaprise kapılırsa.
Başarı elbet gelir, gönüllü yapılırsa,
Marifet iltifata tabidir derler, keşke uyulsa!
Önce hizmet deyip, yola çıkılırsa,
Neden, nasıl niçin diye sorma / Rahat ol biraz her şeyi şerre yorma
*
Ey Müslüman, / Bir el de kul hakkı, / Bir elde Kitabı Kuran / İstersen ince düşün biraz / Bu şekilde kabul olur mu duan? / Ne olacak sanki diye, ayıptır sorman
*
Demin eski bir dost gördüm
Dedim: Selamün aleyküm
Dedi: Aleyküm selam
Dedim: Nasılsın, iyi misin?
Dedi: Sürünüyoruz işte memuriyette
Dedim: Senin süründüğün memuriyete ulaşamadı, kaç kişi istedi de
Seni seviyom diyip diyip kandudın
Utanmadan bu yaşta kumalandudun
Bi de seni öldürüyüm mü diye, saldudun
Tahtaya gelesin emi
Durmadan borç üstüne borç iddün,
yazmayı, çizmeyi, gezmeyi pek severim
birde cancağızım refakat ederse,
cebimde ki param harcamaya yetecekse
alim Allah dünyanın o bir ucuna giderim
...............................,
aslında devlet,
Düşündüm,
Depremlerde
Ölenleri, yütenleri,
Kim bu hale getirdi,
Doğal afetlerde bizleri.
Bu soruma cevap ararken,
17 Ağustos sabahı,
Marmara ağlıyor,
Türkiye ağlıyor…
18 Ağustostan itibaren,
Yazılı ve görsel medyada,
Uzun uzun yorumlar başlıyor.
ŞÜKRÜNÜ EDA EDEMEDİK
Dindar iken kindar olduk
Her şeyi şerre yorduk
Zayıfı görünce vurduk
Şükrünü eda edemedik,
Gösterdin yoldan gidemedik
Yer: Suriye
Konu: İç savaş
İşler çok karışık,
Vatandaş eriyor yavaş yavaş
İşin acı tarafı, komşu komşuyu kırıyor
Ölende, öldürende Allah diyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!