LACİVERT ŞİİRLERİ

LACİVERT ŞİİRLERİ

Zeynep Akturk

Sevgı,nefret,göz yaşı
Nedır hepsi zayıflıktır bence
Tavuklar cicek açmış
Ellerınde pırasa
Madem yüzme bılmıyordun
Nıye cıktın ağaca
Alakaya maydanoz
..

Devamını Oku
Önder Öztürk

Güneş bile esirgiyor sıcağını kum gibi sermeye. Ve kırk tilki besliyor kafalar. Ekim yasım oluyor. Dişlerim çarpıyor, hislerim donuyor. Ve saat sabahın altısı, yaşamdan bir kesit alnımın yazısı. Harfler nemleniyor, sözcükler konuşurken. Kaç mevsim seriliyor ayaklarıma ve kaç aşık anıyor beni, ya o?

Bilmem bilirmisin bilmemleri ya da o kahrolası keşkeleri.. Mavilerde çok aradım. Meğer taşın altındaymış, saklıymış. Kaderime küstüm. Benimkisi avuntu işte yeditepe yaslıymış.

Olmuyor dostum herşey boş, sevmeler, sevinçler, heyecan... Belkide bir kolik hayatımızda Kolumuzda bir narkoz. Ve damarımızda gezinen pembe hayaller. Hergece bir yıldız kayıyor ve ben sayıyorum. Herkes uyurken mışıl mışıl ben toprağı gözyaşlarımla ıslıyorum.

Merhamet çamurmu gercekten. Hiç nasibim olmadı merhametten yana ama hep merhametliydim merhametsizlere. Hep sorardım derdimel kirlenen gecelere. Tek suçum?
..

Devamını Oku
Mustafa Yılmaz 11

Yine akşam oluyor bak
Uzakların ecesi

Güneş sana mı geliyor
Bilmem ama

Lacivert gecenin bana geldiği
..

Devamını Oku
İrfan Cebeci

Dağınık bir akşamın sabahına günaydın dedim
İçimde sensizliğin burukluğu var yine
Pencerede güneş parlamıyor yanıp sönüyordu
Uykusuzluk olsa gerek geceden kalma sokak lambası..

Kalkmak istemedim güne, başıma yorganı çektim
Gözümü kapattım karanlık renkler var yine
..

Devamını Oku
Şaban Eroğlu

Bir şarkı yaktım, dudaklarıma sıkıştırdım. Oturdum ve gün boyu seni düşündüm. Bir kafede gün boyu oturdum seninle ama sen yoktun. Elini tuttum, baş parmağında yara bandı vardı ve bu benim oldukça canımı yakıyordu. Sen bir şey hissetmiyordun, seni nasıl sevdiğimi bile hissetmiyordun o an. Ellerin küçücüktü, avuçlarıma aldım. Bırakma, dedim. Bırakırsan bu dünyanın amınakoyarım beni bırakma. Ama bıraktın ve ben hiçbir bok yapamadım sevgilim. Sadece hatırlıyorum.. Ellerini hatırlıyorum, parmağında yara bandı vardı. Gözlerini hatırlıyorum, mavi değildi ama gökyüzü gibi bakardın. Bulutsuzdu, kendimi çok net görebiliyordum. Şimdi karanlıktayım, ben değil, hiç kimse göremiyor beni. Ayaklarını hatırlıyorum, bana gelirken hiç yorulmazdın. En azından aklımda öyle kalmış, belki de söylemezdin bana yorulduğunu. Giderken bile söylemedin.. Geçen gün rüyamda gördüm seni. Gülümseyip, sevgilim, dedin bana. O an dünyanın bütün özgür kuşlarını serdin önüme. Bak, dedin. Bak bu serçe, sözünde durur. Serçem bildim seni. Aslında dünya, uyandığımız zaman kirleniyor. Sen beni sevmediğin zaman kirleniyor dünya.

Ben papatyaları severim, bilirsin. Seni de severim, hatta en çok seni severim. Bu yüzden hiçbir papatyaya sormadım, güvendim sana. Sorsaydım belki onlar da yalan söylerdi, bunu bilemeyeceğiz hiçbir zaman. Tek bildiğim, ben seni özledim. Bir rakı masasında değil üstelik.. Bildiğin çalışma masamda özledim, sol kenarında fotoğrafının olduğu masa hani.. Gerçi benim seni özlemem için bir masaya, rakıya ya da sana ihtiyacım yok. Ben seni nefes aldığım her an özlüyorum ve biraz kızıyorum sana.

Geçen gün sana bir mektup yazdım ama orada kızdığımı söylemedim. Sevdiğimi de söylemedim hatta hiçbir cümle, hiçbir harf kullanmadım. Ağladım ama kimseye söyleme, sana gözyaşlarımı gönderdim. Eğer silmek istersen buyur, lacivert ayakkabılarımın sol kısmına anahtar bıraktım.

Artık seni kimseye anlatmıyorum, benimle baş başasın ama sen yoksun. Düşünüyorum, gelmiyorsun. Ağlıyorum, seviyorum, yaşamıyorum, bilmiyorsun. Olsun.. Canın sağ olsun..
..

Devamını Oku
Firuze Demet

topla beni dalımdan sevgilim
toprağından bir tutam serp üzerime
yağmurundan bir kaç damla düşsün bedenime
şenlendir bağımı
tut kolumdan
gülüşlerini esirgeme
varken yok kılma beni
..

Devamını Oku
Ömür Tekin

İki adam var karşımda iki insan
biri gümüş yakalı lacivert smokin giymiş
bir ayağı lüks jeepin içinde biri kaldırım taşlarını eziyor,
diğer adam yarısı kırlamış yarısı sarı paslı sakalı
sırtında kıvrış kıvrış kabut bezinden bir ceket
altında ondan eski, paçaları çıplak bileğinden yukarı pantolon..
İki dünya insanı iki sınıf iki farklı hayat
..

Devamını Oku
Arda İnal

Gece, bilinmesi gerekmeyen bir yer, köhne bir lojman..

Masasına oturdu. Eline o lacivert kaplı defteri aldı. Bir sigara yaktı. Düşünmeye ya da düşünmeyi başarıyormuş gibi yapmaya başladı.Kafasının dağınıklığı, evininkinden beterdi. Aklına, o sabah yaşadıkları, bir de kuruyup giden geçmişin kırıntıları geliyordu. Yapması gereken şeyler vardı her zamanki gibi, ve yine o başka limanlarda demir atmıştı.

Sigarasının dumanı kadar bulanık ve boğuk idi beyninin içi.. Bugün, bu, üçüncü paketti. Düşünmeye kaldığı yerden devam etti. Haykırmak, küfretmek, bağırmak istiyor, yaşı, mesleği ve içtiği sigara bunu engelliyordu.

Bir gece önce, rüyasında, ilk sevgilisini görmüştü. Hani şu, öpmeye kıyamadığı, aradaki engellere rağmen uzun süre kafasından çıkaramadığı kızı. Rüyasında,
..

Devamını Oku
Kaan Ali

Lacivert gecede deniz
Ve denizde bir ölüm çığlığı
gece
Düşmede kırmızılar laciverte
Ve karadır her sevda bende
Bilinmez bir acı bilerek yük
Kambur duygularıma
..

Devamını Oku
Arzu Aslı Karayel



Gece yarısının lacivert loşluğunda,
Sessiz kırlarda dolaşırken ay;
Uzun bir yolda gibiyiz.
Saçlarının kokusunu ararken her beyaz zambakta,
Ürkek, kayıp sevdaların uçurumuna sürükleniriz.
..

Devamını Oku
Ünal Kar

Azgın suların dingin yüreği
Alabildiğince hırçın duygular
Sevda içten ve yakıcı
Lacivert maviliğinde su
Kalp,
İstiridye kabuğunda inci
Neden bu kadar zor ki?
..

Devamını Oku
Sacit Alp

Lacivert karanlığında bir gece,
Kızıl bir deniz kıyısındayım.
Etrafımda ateşten kelebekler uçuyor…
Hafiften tuz kokulu bir rüzgar,
Üşüyorum, ellerim turuncu
Mavi gözyaşları döküyor yüreğim
Bilemediğim, birini düşünmekteyim............
..

Devamını Oku
Saadet Kılıçaslan

Zifiri karanlık gecelerine saklıyorum yalnızlığımı
Hangi yörüngede hayatımın acıları hüzünlendi
Bulutlar dağıtacak mıydı sanki efkârları
Bir tek parlak yıldız gözükseydi ya gökyüzünde

Hayal etseydim mavi düşlerimde sevdamın yüzünü
Gök kuşağı sarsaydı renklerin tebessümünde
..

Devamını Oku
Ünal Beşkese

Puslu bir İstanbul öğleden sonrası,
Beyhude satın alınmış güneşi uzakların,
Bir Madonna şarkısı;
Arenada bir matador, bir boğa ve kan kırmızısı
Dudakların...

Boğaz'ın lâcivert denizinde turuncu bir mavna,
..

Devamını Oku
Nihat Gülle

Gece mavisi gözlerinden yakamozlar ışır mor gecelerime
Güzelliğin yansır çılgınca akan lacivert nehrin serinliğine
Ay ışığı mor pancurlu pencerenden sızar sen uyurken
Okşar atlas tenini meltemler yüreğin sevdayla ürperirken

Kuzguni siyah saçlarını taratırsın ay ışığına güzel mihracem
Kor dudakların aşkların en güzeliyle yanıp tutuşurmu bilmem
..

Devamını Oku
Kağızmanlı Mehmet Kesen

Saçların sarı gözlerin lacivert
Tam bir Fenerbahçe forması
Hem de çok sevdiğim bir takımın
Sen benim formamsın
Sarı laciverdimsin
Giydiğim formalar senden almışlar renklerini
Saçların vermiş sarı çizgileri
..

Devamını Oku
Melih Coşkun

Çınlayacak kulakların
Bir okulun
Müsamere salonunda anılırken adın.

Yüzlerini bile görmediğin binlerce insanın
Diline dolanırken
Kaleminin başkaldırışı
..

Devamını Oku
Abdullah Oral

Giderken Ardından.

Kederden mi nedendir
Gözlerime hüzün yağıyor bu akşam
Yanaklarımdan süzülen çiğ taneleri
Vuruyor kendini yüreğimin kıyılarına

..

Devamını Oku
Halenur Kor

Büyük, küçük halkalarla büyür gitgide sessizlik,
Damla damla düşen yaşlar, bilmem ki acep kimindi?
Zaman perdeyi kapattı, karardı ufkun ışığı,
Gönlümdeki yaralı kuş, çırpındı kuytuya sindi…

Duman duman tüttü hasret, gökleri sisler bürüdü,
Düştü yüreğe bir sızı, koyu gölgeler yürüdü.
..

Devamını Oku
Yasemin Günay

Vakit, şimdi artık lâcivert gökyüzünündür
Hapsolan karanlığa, mavi renkli hüzündür

Yürüyoruz hep gölgelerimizin izinde
Işıktan soyutlanmış,susuzluk denizinde

Sanki birer hayâlet, yanımızdan geçenler
..

Devamını Oku