Ne telefonun çalar, ne biri arayıp sorar
Paran yok ise kayboluverir dostlar
Şanın, şöhretin, paran, pulun yerindeyse eğer
Hayat, sen ne kahpeymişsin meğer
Sormaz hatırını Anan, Baban, Kardeşin
Gül Yaprakları
Satırların arasında,ara beni
Her an fırlayacakmışım gibi
Özenli,bir o kadar dağınık duygularda
Haydi,ara da bul beni
Dünyada değilim,zaten olmak istemem
Mavnalar,umut yüklü geçer
Galata köprüsünün altından
Balıkçıların tuttuğu balıkların parıltısına
Gözlerinin ışıltısı karışır oltalarından
Vapurların çığlığı,martıların çığlığına karışır
Minareler,ihtişamla yükselir sislerin arasından
Tadını çıkartmalı her günün
Tekrarı yok, o gün gördüğün
Gün’ü ağartıyoruz biz her gün
Gün’de ağartacak saçlarımızı bir gün
Sular seller gibi akıyor saatler
Ne, o
Batıyormusun?
Farkındamısın?
Ömürlerden,bir gün daha götürüyorsun
Bir gün de batmadan,duramazmısın?
Sarmaş,dolmaş sevgililer seyrediyorlar
Kahkahalar Uzayıp Giderken Semalara
Morg Bekçisi,Çekmeceyi Çekiyordu
Bu mu Der Gibi Baktı Adama
Hıçkırığın,Gırtlakta Kalma Lüksü Yoktu
Evet,Evet Diye Sevinçle Yanıtladı Gelin
Alkışlar Koptu,Koca Salonda
Pembe Olsun İsterdi,Kimliği
Hayalleri Gibi,Pembe
Sevilsin İstiyordu,Hiç Sevilmemişti
Yaşantısı Olsun İstiyordu,Bulutlarının Renginde
Öteki Ne Demekti? Hele Aşşağılanmak
Onunda Hakkı,İnsanca Yaşamak
Avucunda Kayboldu,Verdikleri Bir Fincan Çay
Yanlızdı
Kendisinden Başka,Gidecek Yeri Yoktu
Çay,Ne Güzel
Sıcak
Özlediği Bakışlar Gibi
Arife Gecesi
Sarıldı,yeni ayakkabılarına
Yeni elbiseleri kadar,yeni rüyalarına
Ellerini öptü büyüklerinin
Harçlıklar çaresi hayallerinin
Yıldızla,göz kırptı




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!