Bilinç dediğin
Olmayanı var etmeden
Koşulları tartıya vuran
Ve mutlaka
Aşktan önce aşka varandır!
Ömrümün karşılığı olsun diyor
bir değeri, bir üstünlüğü olsun
Çılgın bir aşkın tarihi
yolculukların günlüğü olsun
ama kavgalarda geçsin ömür
Devamını Oku
bir değeri, bir üstünlüğü olsun
Çılgın bir aşkın tarihi
yolculukların günlüğü olsun
ama kavgalarda geçsin ömür
hislerini
Tek bir pencereye teksif edip
Aklının gözlerini melankolik bir körlükle kapamayandır...
Çok güzel ... Vecize olmuş.
Sorup sorgulamak.
Analitik düşünmek bu olsa gerek.
Tebrikler Ustam. Kutluyorum.
Sayın Mustafa Bay, bilinç aşılayan beyninize, yüreğinize sağlık. Karanlık bastırsa da uyumayacağız
Kanımca;
Aşk,akıl ve bilincin olduğu pencereden görülmez.
Bu yüzdendir körlüğümüz...
Aklın ve gönlün algoritması farklı.
Birini hissiyat yönetiyor bilinci ise akıl.
Ben de dedim akıllica sevilmiyor ki
Olmalıyız belki de deli...
Mükemmel tespitler, kutluyorum şairim.
Kaleminizi sonsuz saygıyla selamlıyorum.
Jose Saramago en sevdiğim yazarlardan biri.
Körlük toplumsal en büyük hastalık.
Göreni düşman bekleyecek kadar yobazlık içeren bir ihanet ve cehalet şebekesinin ortak adı körlük.
Körlerin içinde görmek hastalık.
Saygılarımla değerli öğretmenim.
Jose Saramago'nun eserlerini şiddetle herkese öneriyorum.
Evet şairim bunlar harika tespitler..,
Hakikat, edebiyatta, mecaz olmayan
mânâsına gelir. Yani, bir kelimeyle,
mecazî bir mânâ kast edilmeyip o
kelime kendi öz mânâsında kullanılıyorsa,
buna hakikat denilir.
Mesela, aslan
kelimesi “yiğit kişi” anlamında mecazen
kullanılır. Ama “Ormanda bir aslan gördüm.”
dediğimizde bu kelimeyi hakikat olarak
kulanmış oluruz.
Şimdi bizler insan olarak hangi pencereden
Bakalım ki HAKİKAT olsun ve isabet etmiş
Olalım..?
Hakikat, eşyanın yahut hâdiselerin iç yüzü
mânâsında da kullanılır. Hastalık bir hâdisedir.
Onun suretini hastanın perişan halinde görür
gibi oluruz. Mahiyeti, sıhhatin bozulmasıyla ortaya
çıkan arızalı hayattır. Hakikati, yani iç yüzü ise,
insanlar için bir imtihan aracı olması, sabredenlerin
derecelerini artırması ve günahlara kefaret olmasıdır.
Kur’an-ı Kerim, hakikatler âleminin güneşidir.
O güneşin ışığıyla bakılınca, her şey gerçekte
olduğu gibi görünür. Onun ışığıyla bakılmazsa,
her şey karanlıklar içinde kalır. İşte o zaman
yobazlık karanlığının kapısı aralanmış olur.
“Allah iman edenlerin velisidir.
Onları karanlıklardan nura çıkarır.”
ayeti, bir yönüyle “gerçeğe ulaştırır”
mânâsını da ifade eder. (Bakara, 257)
TEŞEKKÜRLER
TEBRİKLER SAYIN MUSTAFA BAY
Her başta aslında az yada çok var olan bir olgu körlük , hani derler ya elle tutulmaz gözle görülmez işte o körlüktür hocam bunu muhteşem anlatmış kutluyorum
Farklı bir konu, hissiyatı yoğun başarılı bir şiir tebrikler
Ne güzel demişsiniz
beğeni ile okudum
dilinize sağlık
Gözle seven görmek istediğini sever...
Kalple seven aşkı görür ...
Kör olmak kor olmak
Önce aşk olmak...
Yüreğinize sağlık tebriklerimi sunuyorum...
"zaman taş duvarlar örüyor resmimize
puslu dağ başları
ve sahipsiz mezarlar
utanıyor toprak
su
rüzgar utanıyor sessizliğinden
en karanlık noktasında duruyor an"
En kötüsü yürekteki körlük ve akıldaki körlük olmalı değerli şair işaret ettiğiniz gibi. Ne yazık ki durum budur. Yine de tünelin ucundaki o ışık var ya o ışık, o ışık yüreklerimizde parıldadıkça vazgeçmeyeceğiz aydınlığı yaşamaktan ve yaşatmaktan. Gönülden kutluyorum şiirinizi ve direncinizi.
Bu şiir ile ilgili 72 tane yorum bulunmakta