Yüzüm ile yüzüm arasında çarpılmış bakışların fotojenik anı kalmış
Mir ölümcülün yalnızlıkları sarıyor kitabelerini.Seni okuyor yaramın dokunulmazları.Kanıyor aşk …
…:Sanık sandalyesine oturtulmuş ve idamını bekleyen son Mecnun gibi gelmeni bekliyorum…Benden gidişinden daha büyük ölüm olur mu ki?
…:Çek hele? Bu senli ölümleri yüreğimin mihenk taşından. Senin selanı duymak isteyen güzellere kapı açma …
-Düşlerimin dinamitli akışlarında taş bağrımdan eser yok. Sen hüzünlü yırtmacını giyip benden uzakları büyülerken, ben aşkın simyasında kayıp gülümü arıyorum.
O sabah mı çıkmıştın, bir gün önce mi
Bir bıçağın ağzında yürür gibiydin
Demirlerin soğukluğu soluk dudaklarında
Gözlerinde karanlığı dar hücrelerin
Seni görür görmez özgürlüğümden utandım
Söyle ne içersin, çay mı kahve mi
Devamını Oku
Bir bıçağın ağzında yürür gibiydin
Demirlerin soğukluğu soluk dudaklarında
Gözlerinde karanlığı dar hücrelerin
Seni görür görmez özgürlüğümden utandım
Söyle ne içersin, çay mı kahve mi



