İsmail Aksoy Şiirleri - Şair İsmail Aksoy

İsmail Aksoy

Her zaman işittiğim bir makinalı tüfek,
tam da yukarda merdiven sahanlığında mevzili,
Kendi ölçümlerinden ve bulgularından
korkmuş bir saat gibi
başlıyor titremeye ansızın.
Korkuyor muyum? Hayır. Dinliyorum sadece.

Devamını Oku
İsmail Aksoy

“Efsaneler ve Mirolóyiler”den
21

ná tin Nióvin

İnsan tanrılarca

Devamını Oku
İsmail Aksoy

“Efsaneler ve Mirolóyiler”den

19

İzin verdim berbere kessin diye
gözlerden arta kalan ne varsa

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Yeniden yaygınlaşıyor insan avı
bugün Brezilya'da,
köle tacirlerinin soğuk açgözlülüğü
evinde hissediyor kendini orada:
Wall Street'de emrettiler
domuzsu uydularına

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Yağmur yağıyor. Yağmur, yağmur! diye haykırıyor bir köy
sevinç içinde ve doğuyor, atılıyor ileri ekin ekmek için,
hâlâ salıntısı içinde açlığın, ak gün-ışığı sağ gözünde,
solunda kara gölge,
ayrılmış ve toplanmış
bir köy, çuvallardan ve hurma-ağacı yapraklarından bir alay,

Devamını Oku
İsmail Aksoy

İşte böyle durdu zaman sarnıçlarda.

İnsan, zorlanmış ıssız
tuzaklarda, kalenin taşı ardında,
kürsü-mürekkebiyle, dolduruldu
ıssız bırakılmış, Amerika'ya özgü kent ağızlarla.

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Çok şey duymuştum zaman hakkında
duydum ki uzun olabilirmiş o
duydum ki salıverilebilirmiş
insan hem kazanıp hem de kaybedebilirmiş onu
duydum ki yerli yerinde ya da değerli olabilirmiş
iyi ya da kötü

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Bitti günümüz, gecedir gelen
aşırılıyor gölgeler dünyadan.
Gölgeler, çalkalanır dizlerimizde
gölgeler ve dalgalanır baldırlarımız arasında,
geçti günümüz;
güçlükle yürüyoruz, güçlükle, sendeliyoruz, atılıyor karanlık

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Gölge ve boşluk arasında, kışlalarla genç kızlar arasında,
garip bir yürekle ve kederli düşlerle bezenmiş olarak,
bir anda solgunlaşıp kurudu alnım
ve hiddetli bir dul adamın üzüntüsü her bir gününde hayatın,
ah, her bir damla görünmez suyu uyur gibi içerdim
ve titreyişle yakaladığım her bir seste

Devamını Oku
İsmail Aksoy

Ey sen geçmişi yücelten
Araştıran görünüşü, yüzeyini ırkların,
kendini sergileyen hayatı,
Ey sen insanı politik bir varlık olarak algılayan,
toplantılarda, hükümdar ve dinadamı olarak,
Ben, Alleghani-dağlarının yerlisi, davranıyorum insana

Devamını Oku