Çocuklukta,
Geçmek bilmeyen zaman…
Yaşım ilerledikçe,
Dizlerimde koymadın derman…
Dur biraz yerinde!
Sen zamansın, ben insan…
Bursa'da eski bir cami avlusu,
Küçük şadırvanda şakırdayan su.
Orhan zamanından kalma bir duvar...
Onunla bir yaşta ihtiyar çınar
Eliyor dört yana sakin bir günü.
Bir rüyadan arta kalmanın hüznü
Devamını Oku
Küçük şadırvanda şakırdayan su.
Orhan zamanından kalma bir duvar...
Onunla bir yaşta ihtiyar çınar
Eliyor dört yana sakin bir günü.
Bir rüyadan arta kalmanın hüznü
Yüreğinize sağlık Talat hocam ..Ahhh Zaman Son demde hatırlanan...Hocam izninizle şiirinize minik bir şiirile cevap vereyim.. kaleminiz susmasın..Nicelerine ..Ant.
Zaman en büyük ilaç olurken
bir bakarız
en büyük düşman olmuş..!
Zaman pişmanlıklarla yoğrulmuş,
en kıymetli hazinedir zaman
Son demde hatırlanan..! // Canan EREN
Şiirin felsefi özelliği çok şey düşündürüyor.
“Son yolculuğun bir “bayram coşkusu olduğu” ölümden korkulamadığının şiir dilinde ifadesidir. Ben de böyle düşünüyorum çünkü:
Zamanı durduramıyoruz. Onun hızını da genellikle geçen günlerimize yüklediğimiz yaşamımızla ilişkilendiriyoruz. Bu sürenin içinde bedenimizle birlikte acılarımız, sevinçlerimiz ve tüm bunları içeren anılarımız şekilleniyor. Zaman zaman durup zamanın akışını bir nehrin akışını izler gibi izliyor; içimizde geleceğin akış süresinin kısa olacağının acısını bir sır gibi gizliyoruz. Çünkü bunu dille ifade etmek çok zor... Evet, bugün varız ama yarını bilemiyoruz. Bilemiyoruz fakat şu bir gerçek ki (bana göre) dizlerindeki 'eski dermanın' olmadığını, kendini yaşlı hissetse de en son insanın kendisi (ben) ölür ve tüm ölümler onun varlığında olur. Bu yüzden ondan korkmam için herhangi bir neden bulamıyorum. Bunlara kim ne kadar inanır bilemem ama bir gerçek daha var.
Bir gerçek daha var ondan korkmamamız için.
O da:
Yaşanılan acıların bedenimize verdiği eziyetten sorumlu olan zamanın bu işkencesinden kurtulmanın sonsuz bir huzur sağlayacağıdır. İşte “İnsan ve Zaman” şiiri bunu bizlere bütün karmaşaların içinden aydınlığa çıkararak anlatıyor.
İçindeki ayrıntıların düz mantıkla bakılması durumunda kolay kolay kavramasının mümkün olmadığı bir şiir. Yürekten kutluyorum Sayın Talat Semiz. Selam ve saygılarımla.
İnsanın kendisini bildiği andan itibaren başlar zamanla kavgası...
Bazen 'ara verir', tatlı anlar da yaşanır...
Ama biter... İyisi de, kötüsü de.. Sona doğru yaklaştıkça kızışır o kavga...
Şiir de doğruluyor zaten..
Tebrikler Talat Bey....
Dur biraz yerinde!
Sen zamansın, ben insan…
Tek bir günüm geçmedi ağlamadan.
Son yolculuk bayram coşkusu…
Sonsuzluk, yine sonsuzluk;
Orda yok ölüm korkusu…
son yolculuğu bir bayram coşkusu gibi görmek
her yiğidin harcına göre değidir.
sonunda insan hep kaybedendir hocam.
zaman galip gelir ve yeni hayatlar tüketmeye yönelir.
çok anlamlı bir şiir okudum,yüreğinize sağlık büyük usta.
Zaman, aşılması gereken güç bir süreç. verilen amansız savaş onadır. Yüreğine sağlık. Ant.
Mevsimler gibi hayat, bahar gençliğe benzer, hep coşkulu kıpır kıpır, yaz sonbahar derken kapımıza dayanan kış o coşkulu günleri geride bırakır... Zaman akıp giden koca bir nehir misali, bu akışı bizlerden çok şeyler götürürken geriye bıraktığı tortular tecrübelerimiz ve yaşanan acılarıdır...
Güzel şiirinizi ve sizi kutluyorum Talat Bey...++
Zaman geçer gider acılarıyla tatlı anılarıyla anlamayız bile..Ne güzel demişsiniz.....Son yolculuk bayram coşkusu…Sonsuzluk, yine sonsuzluk;
Orda yok ölüm korkusu…İnsana bu sözler huzur veriyor..Yüreğinize sağlık çok güzeldi..Kutlarım..
Bir merdivene benzetiyorum yaşamı, değerli şair Ahmed Haşim'in de dediği gibi;
Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden.
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak
ve bir zaman bakacaksın semaya, ağlayarak...
Merdiven çıkmak yokuş çıkmak gibidir, yavaş yavaş çıkılır, da iniş hızlıdır nedense. Eve dönüş gibi. Kutluyorum değerli ağabeyimi. Saygımla...
Uçsuz bucaksız okyanusların da bir sınırı var, gerçek bu olsa gerek diyorum istemeye istemeye. Bu içten şiiri ve sizi kutluyorum.
Bu şiir ile ilgili 39 tane yorum bulunmakta