Sıcak, sımsıcak bir gecenin, kavurucu buzula dönen sabahı...
Ve özlemek; Geçmişten bugüne, yanında getirdiklerini kaybedercesine.
Biraz hayâl, bolca kırıklığı ve sen, gidişlere gebe gelişlerinle.
İki dudak arası nefesini öpmekti aşk.
Ağzının rutubetini hissetmekti.
Susar adım konuşmaktı gülmeler.
Oynarcasına sarılmaktı, şakalaşmalar
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan