Senin için ölürüm!
Dağları delen,
Şirin için,
Ferhat gibi…
Senin için ölürüm!
Kerem ile Aslı gibi…
Beni halime bırak,
Ben zaten seninleyim…
Akşamı sabahı sensiz,
Seninle geçirmekteyim…
Bu kıskançlık bu haset,
Sen şehitsin,
Benim için yiğitsin.
Huzur içinde yat,
Benim işim artık ağlamak.
Dağları sen bilirsin,
Yaratana kul olman kurtaracak seni,
Kula kul olman değil.
İlle de eğileceksen,
Rükuda Yaratanına eğil…
14/00 Cuma
Aşık olunur,
Herhalde!
Bir kalp doktorunun,
Kalbine!
Sevgi ve aşk için,
Kah ölünür,
Kimsenin hakkı,
Kimsede kalmaz.
Evdeki hesap,
Çarşıya uymaz…
Anlamak başka,
Boğazda seninle yürürken,
Gemileri bir bir saydık.
Ayasofya’ya Sultanahmet’e,
Süleymaniye’ye daldık…
Boğaz köprüsüne,
Bir akşam vakti,
Güneş gibi,
Battın dünyamda!
Karanlık gecelerde,
Teselliği aradım,
Yıldızlarda ayda…
Neden bükülür boyunlar?
Ayrılınca iki sevgili…
Hasret mi doymaz beraberliğe?
Özlem mi ki deli…
Beraberlik bitmesin diye midir?
Eller durur hep kenetli!
Bir yalnızlığın kucağında kaldım.
Nefsimle ben kavgalı ayrıldım.
Bir ona dargındım yaşarken!
Bu dargınlıktan çok mutlu…
Bir görevli, ben arabada itildim!
guzel eser
kutluyorum kaleminizi ve sizi.tüylerim ürperdi inanın çok güzel yüreğinize sağlık...saygılar
Tebrikler üstadım.gönlüne sağlık iyi günler dilerim...tam puan