Aciz bir kulunum,
Çok kötü durumum,
Yardım et Yaradan!
Seninle güç bulurum…
Sözümün geçeri yok,
Bir aşk gömüldü gönüle,
Yasladı maziye kendini.
Gerçekler kaçtı gözlerden,
Çekildiler köşelerine...
Her şey geçmişte mi kaldı?
Ne zaman otursam,
Berberin koltuğuna.
Ak saçlarım düşüyor,
Kar gibi kucağıma…
Bir zamanlar tek tek,
Taa uzaklarda biri var,
Çağrılan bu bakışlarla...
Beklendikçe artar hasret!
Özlem koşar gönül’e,
Özlenen yaklaştıkça...
Coşkun! Gönül’e,
Ayırma benden gözlerini,
Küskün olmasın bakışların!
Ağlarım sensiz o günlere,
Ellerimiz hiç ayrılmasın…
Kaldığımız yerden başlayalım,
Beykoz tepelerinde,
Boğaza kuş bakışı,
Mihrabat korusu!
İnsanın bu güzelliğe,
Dili tutulacak doğrusu…
Boğaz!
Solgun yüzün!
Donuk bakışların…
Yalvarıyor sanki,
Haykırışların…
Uzanan ellerinle,
Hatırlıyor musun?
Seninle,
Buluşmuştuk bir gün.
Biraz geç gelmiştin,
Bululuştuğumuz yere.
Gene de ben kızamamıştım,
Ölümde! Saniye şaşmaz zaman.
Olmaz bir fazla nefes sayısı..
Can terk eder bedeni,
Ruh! Yükselir artık göklere...
Onu ya RAHMET meleği alır,
Yada AZAP meleği takar koluna...
Mevsim kış ama hayat sımsıcak!
Varsa sıhhat&sağlık birde huzur,
Haz veriyor insana böyle yaşamak.
Nedense yıllar geçiyor ah çabucak...
22.58 /Çarşamba
30Aralık2009




-
Coşkun Arslan
-
Ebru Ercan
-
Abdulvahap Yektir
Tüm Yorumlarguzel eser
kutluyorum kaleminizi ve sizi.tüylerim ürperdi inanın çok güzel yüreğinize sağlık...saygılar
Tebrikler üstadım.gönlüne sağlık iyi günler dilerim...tam puan