Dar gelir bu dünya.
Dar gelir
Varken göğsünde,
Gök kadar sevda
Nefes almak,
Zor gelir sana
Ko cümle gülşeni kendinden ırağı
Nida-ı cev’indir, efkarı zârın bu gün
Celbi aşka râm eylesin dîlin burağı
Günci aynda, ahdarı nârın bu gün
**
Gel nûş etsin ridâ-i riczi, sır hûbun
Ölümüne bir nefretle aşığım sana
Ve o kadar öfkeliyim ki;
Seni ancak affedebilirim.
***
Gül-i ruhsarın, kıldı beni kendimden azade.
Hecrindendir naçar gönül nârında karardade.
Firakın mı bu ömrü viraneye medyûniyet.
Gayri nâlandır vîsale kadar, bu meftuniyet.
**
Bil ki hüsranındandır. Cümle gülşene de a’dayım.
Sanma yıldızlarındır bu akan sema.
Bu ay, bu siyah, bu gecenin değildir.
Uykuda kâbus; gözlerde altın yama
Alnımdaki harf, bu hecenin değildir.
**
Yâdı mahzun kalbimdeki bahçelerin
Kapa perdeleri;
Düşmesin gözlerin içime
Sen yanımda dur;
Geçsin bedenimden çiçek bahçeleri.
Ve yaşarken bir hayali umudum,
Çırpınıp, içimde denizler gibi ,
Haykırırım çaresizliğime sinmiş feryadımla.
Ve umudum doğar aczimin ardından.
Bir ayağında, sehere âşıktır hep zaman.
Bir ayağı, geceye bulaşmış bir adımla
Sonra otururum başında fecrin; karanlığadır ağıdım.
Ve böylece bir fasıl daha geçer, gözyaşına kâğıdım.
Uykusuzluk yırtmış gecenin çehresini
Yorulmuş martıların şarkısı da limanlarda artik
Dalgalar, eski bir suzişiyi çırpınıyor karanlıkta
Susmuş öylece her ses, her nefeste
Ay ışığı suymuş rengini dinliyor
Bense oturmuşum bir gözden ıraklığa
Bir gün elbet bende giderim
Vurup sırtıma bir ömrü;
Özleyip de durduğum o uzak illere
Ağlamasın ardımdan kimse.
Ağlamak çare değil,
Çaresiz yaratmış bu derdi YARADAN.
Gidiyorum, sinelerde kor, bakışlarda şimşek olmaya.
Burnumda sevdanın kokusu, gönlümde hasretten kardelenler.
Gidiyorum damla damla derya derya aşk ile dolmaya.
Dudağımda onun türküsü, kalbimde ondan gelenler.
**
Gidiyorum karanlığın bağrında bir tutam sabırsız ışık,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!