Belki de tüm kabahatim,
Yakın olmayı istemekti.
Işığın aleve yakin olduğu kadar
Belki de tüm mesele
Olmamayı dilemekti,
Yokluğun zayıf kollarından,
Ömrüm sensizliğe kördüğüm
Umudumu hasretin savuruyor
Vefasızlıktır, gözlerinden gördüğüm
Karanlığın ruhumu kavuruyor
**
Bilmiyorum hangisi daha acı
Gittiğince bembeyaz gözlerinin
Gölgen bile üşür, kendini kaybetmezsen
Gece kılıf olur varlığı
Gündüzü keskin bıçak
Ve tipinin kucağında doğar,
Ninnisiyle beyaz poyrazların,
Herkes severde,
Bazıları yanar.
Herkes yanarda,
Bazıları kavrulur.
Herkes kavrulurda,
Bazıları kavrulmayı da sever.
Her sokağında bu cennetten şehrin,
Yankılanır efsunlu bir şiir.
O, sanki herkesin ümitle aradığı
Ve fakat bulamadığı,
Büyülü bir yakut
Ve bir incidir.
Nerden kararır ufuk bu gökyüzünde
Soramam ki
Değse parmaklarım, acıtır canını bu maviliğin.
Yankılanmak, tutku mudur benim için bu masum tende
Kim bilir
Belki de tüm soruların cevabı
Sandın mı iflah olur sensiz bu gönül
Kim iflah olmuş ki, sevdadan ben olayım
Aşkın kor yüreğimde hala, üstü biraz kül
Tüter durur, tüketir kendini; umudu yarım
**
Bakma hayal gözlerinle benliğimi süzerek
Yıllar yağar ki bir benden aşağı
Saçlarımda acısıyla beyazlığın
Can çekişir içimde günler
Artık,
Bir gecenin başındayım sanki
Ve yarım iniltili bir isyan...
Çile,
Her anında O’nsuzluk,
Ve en yakın yoldaşı,
Her anında sonsuzluk
Çile,
Gözlerimde kan
Ben Elif’im
Ben periyi reddeden Rüveyda’yım
Adı yazılmamış bir destanda sevdayım
Ne saklanırım gündüzden
Ne de bulunurum karanlıkta
Herkes beni arar durmadan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!