Karadeniz’in hırçın ve bahtsız kızı
çocuk yaşta iki çocuk üstüne ikinci eş
sorgusuz sualsiz, sevgili sevgisiz
imam kızı da müftü torunu da olsan
lahanayı vitamin, ağaç dallarını bilek yap
çevrende vurgun ve kan, kan, kan
Her Şey Çabuk Eskiyor
sen destan yaşa anlatan bulunur
ha yaşayan anlatana mahkumdur
örnek seçilen örnek yaşayacak
yine bir eylül sabahı
sokaklarda cıvıldayarak yürüdük
kıpır kıpır içimiz
okul bahçesindeyiz
öğretmenlerimiz, arkadaşlarımız, eskiler, yeniler
bakışıyoruz kaçamak kaçamak
kes
al eline
mızıka yap
dudağına götür
delik delik üfle beni
her delikten ayrı ses
Horozlar Ötüşür
yoktum şimdi varım
demin uykudaydım
sen de yoktun demin
tıkırtıyla mı uyandık
kardeşini görme hor
her güçlü imparator
her sınırda savaş var
gücü bölüşmek mi zor
Orhan Veli de görmüş buraları
Yol Türkülerinin izindeyim ben
Zonguldak kıyıları görülmelik
dalgalar şarkı türkü söylüyor yaz kış
ezgiler kayalara bırakıyor notaları
bak mırıldan sen de söyle
kara lastik giydin Kara Ercep
karlı kışta kara lahana yedin
avucunla besledin kara keçiyi
dondu eldivensiz ellerin kara kışta
ıslıkla söyledin kara tren türküsünü
gaklarken dumanlı ufukta kara karga
kır al kalbimi
gamlı dolaptan çıkar
cıvıltılı parka taşı
sızmasın sınav sızısı
ışısın gönlümün gözü
güvercin gözünde su




-
Mehmet Alperdem
Tüm YorumlarBütün çocuklarımızın güz soğuğunda değil yaz sıcağında büyümesini ve yaşamasını, o yazları da çok beklemememizi diliyorum.