Bana ‘Gülcü Baba’ derler,
‘Gül Şeyhi’ diye anarlar,
Şu bizim Ispartalılar,
Gül olmasa ne yaparlar.
Çaldan getirdim, çalmadım,
Bahçesinde gül açılır,
Kokular şehre saçılır.
Dirhemine pay biçilir,
Isparta’da bir gül için.
Goncalar eldir semaya,
Lale ve gül firdevsidir,
Güzelliğin zirvesidir,
Zorla güzellik olur mu ?
Lûtuf; Hakkın vermesidir.
Şair söyler, kâtip yazar,
Ben az derim, sen çok anla (!),
Dünyayı boyadın kanla,
Sevgi, dostluk, barış varken,
Beynin dolmuş hırs ve kinle.
Doğal der; eser, gürleriz,
Kaya marka domat yeriz,
Al kabağa ‘Karpuz’ deriz,
Hıyar’a bakıp güleriz.
Tomurcuk çiçek açınca,
Yörük yaylaya göçünce,
Soğuksu, ayran içince,
Yayla, oba, törem güzel.
Küçükler yarın büyüktür,
Gidiyoruz bir meçhule,
İlim, sanat Hak getire,
Bir de alaylı güleriz;
Kırk yamalı bir fakire.
Cahiller akıl verirler,
Türk milleti diyor ki (!);
Anadolum(!) Seni bin yıl vatan edindik,
Nice şehitler verdik, az mı didindik,
Ne cenkler yaptık; bölünmedik, bütündük,
Sana oyun kuranlar meydana çıksın.
Düşüne taşına yapmalıydık işi,
Doğru hesap yapmaktı, her işin başı,
Gerçeğe gelin, bırak hayal ve düşü,
Türkten öğrensin Harbi meraklı kişi.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!