Mavi dalgalarıdır usumda,
Narin bedenleridir baktığımız,
Şiirleri sevgi tortusunda,
Sevdaları türküler yaktığımız,
O güzelim Samsun’da,
Sevgiler var; Çarşambadan,Bafra’dan
Çimenler de biter, güzlerde gelir
Sana beyler bana kızlar da gelir
Sen iste ben diyem yüzlerde gelir
Yalnız ilk sevdiğim sen olmasaydın..
Sevda kömürünü sürdün yüzüme
Senin dünyan bomboş da, dolu mu benim dünyam?
Çilemi gam yapmışım, derdimi sen yapmışım
Gönül bahçende güller, hangi beste için gam
Sevda dertli gönlünün her gülüne tapmışım
Ey Sen...! . yüreğindeki, sevdaları dert sayan
Senin kalbin bembeyaz,
Bugün yağmış kar gibi...
Bu soğukta az-biraz
Beni yakan har gibi..
Senin kalbin tertemiz,
Bahçelerde güllerin yaza doğru solduğu,
Günler kadar eskimiş anıların var bende,
Düşündükçe duygular bin bir eder soluğu,
Alkış tut, kahkaha at, ölüyorum sayende...
Üşüyorsan sevgilim söyle üşüdüğünü...
Çalanda Şamil’in müziğiyle sen,
Yerinde durmazdın, durabilmezdin,
Titreyen vücudun, o koca gövden
Oyna diyenleri kırabilmezdin.
Git oyna, çık oyna..
Sen oyna balam, sen oyna...
Ah ah, var ya
diyemem, dilim dönmez
alacası çökmüşse akşamın,
gurbette bir kadehtir bana yeten
yüreğim pır pır eder,
uçmaya meyilli, kanat çırparca
Sahnesinde rol almış herkese tarih denir
Geçmişten beri gelen her sese tarih denir
Tarih hâlâ daha genç ve hâlâ ihtiyardır...
Tarihte ne yoktur ki tarihte her şey vardır.
Tarihte kadınlar vardır; bitmeyen akis gibi
Her nefis gibi bende ölüm için adayım,
Kim bilir ki nerede kaçıncı sıradayım...
**
Her yerde, herşeyde sen
Herşey olur; ol dersen,
11 Temmuz 1995 katliamı yıldönümüne
Srebrenitsa ve Bosna’da Sırp
Çeçenistan’da Rus
Karabağ’da Ermeni vahşetine
"yarası saklıyım sen sen ol sorma
yarası saklılar gizli ağlarmış...
har vurup canıma harman savurma..."
sevdalar yürekte kanlı çağlarmış..."
Garibim namına kerem diyorlar...
Garibim namına kerem diyorlar...