Sürekli kendini güncelleyen şimdide
Hemencecik eskiyip tükeniveriyor her şey ve herkes
Ve bugün dün olunca unutuluyor geçmişin bütün uç veren kökleri saçakları, bozuluyor yarınki evrak
Hiç bir yere kaçışı olmayan mezarlığın çatalyol inzivasını
Bilemiyorsun
Hangi gemi hangi iskeleden kalkarsa kalksın
Halatların çekildiği su köpüklerinde evi barkı bozuluyor limanın kurduğu sofraları toplayarak kimi düzensiz siyah beyaza
Kimi darmadağınık morca leylağa, bazısı ateşli kırmızıda kor kıvılcımı, bazısı durgun turkuaz ve ışıkla yıkanan koyu karanfil ..
Olmasın diyen kim,
Olmasın diyen kim,
Olmasın etmesin diyen kim ki. ..
Servise çıkıyor gibi parkettiği dünya garından veresiyesine sürgün varından
Alel usul güneş banyosuymuş,
Sayfaları koparılmış resimlerce kiminde sen, kiminde ben,kiminde yerini yadırgayan yeryüzü yabancısı yıldızlar
Haberi yokmuşçasına ev duvardan
Duvar resimden
Kimse kimseden
Kenarda bir yerde birgüne lazım olur belki diye kiminde ben kiminde sen kiminde yalnızlık ve boşluk
Adı sanı belirsizliğin yol ayrımından ağrıyıp sızlayan hayatın teninde kucaklaşmış can gibi
Göz yaşı gibi
Yara gibi
Ve tuz gibi, hayal ile gerçeğin şu gün şu saat
Nisan mayıslara hirk ile harman olduğu
Nisan/25
Kayıt Tarihi : 25.4.2025 16:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!