Öylesine  etten kemiktensin işte
Nedir bu dünyayı ben yarattım havası
Sen mi keşfettin sanıyorsun sevgiyi
Sığ yüreğine sığdıramamışken, bir tek sevgiyi
Nasıl bekliyorsun sevilmeyi.
İnsan demek sevgi demek
Seni seveceğim
Sevgimi sana vereceğim
Seni seninle yaşarken
Sevgimi büyüteceğim
Seninle varolup
Seninle biteceğim.
Gülden geçtik lalelere geldik 
Sevda bahçelerinde huzura erdik.
Ses olmadan söz olmayı
göz olmadan bakmayı bildik.
Bedenden geçtik, dünyadan geçtik
Olmayı bildik...
Gün batmış umurumda değil
Kalmışsa yaşananların, kızıl sıcaklığı
Elbet yol olacak gelecek sabaha
Yaşanmamışlıklar utanıp,
Gittin gideli
Ben bıraktığın gibi
İster yerde taş
İster gökyüzünde yıldız de...
Gittin gideli
Seninle oynuyoruz bu oyunu
Aramızda sis perdesi
Nedir bu gizem,bu sır?
Korkuyor muyuz yok sa?
Bitmesinden,kırılmaktan.
Gökyüzünün rengidir 
Aklımı başımdan alan.
Yeryüzünün sesidir
Benliğimde fırtınalar koparan.
Çılgın rüzgarlarla
Dans ederken sabahları,
Bir kağıt,bir kalem,bir ben
Hayatı böylesine özümserken
Acılarımı kağıda gömdüm
Sevinçlerim kuş olup uçtu
Sevgilerim,sevgililerim
İçimde hala yara
Savrulma  gönlüm bu hazan da
Esse de rüzgar bütün kuvvetiyle
Dalından kopma
Yağmurun kokusuna
Bir şımarık kuşa kanma.
Bu hazan gene geçecek
An da yaşa ki pişmanlıkların az olsun.
Bakmasını bilki gördüğün diken gül olsun.
Gölge etsede elem ,
Küçük bir gülümseme hediyen olsun...
Gülşah Süder Uzunmehmetoğlu 12.05.2018




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!