Sensiz dünyamda seni anlatmak istiyorum,
Gözümün önünden hiç gitmiyor
Bir gün kafanın üzerinde sepetle dolaşırken
başka çocukların seni simitçi zannedip yanına koştukları,
Yahut dişim ağrıdığında bayılma numarası yapıp
seni nasıl işlettiğim...
Derin yalnızlıklar doğurur acıyı,
Kimse bu kadar yalnız olmamalı...
Çıkmaz sokaklar yüzünden insan aramaktan yorulur.
Yorgunluk halinin;
En eziyetlisidir 'aramaktan yorulmak'
Kimse çıkmaz sokaklarda böylesi yorulmamalı.
Herseyi anlayabildim de
Anlam veremedim şu hayatta ben kendime
Savurdum sağa sola yüreğimi
Bulamadım sonra
Kırıntılarını bile...
İçine sevda biriktirip
Herkes doğuyor her gün,
Sen de 20 Kasım'da işte öyle doğmuştun
Tam da 40 yıl önce bugün,
Bebeklik, çocukluk derken,
Koştun koştun ve büyüdün erkenden.
Herkesi anladın,tanıdın herkesi de...
Düşüncemdeki sevgililer tek tek öldüğüne göre,
Geride kalanların düşüyle yaşamaktan başka çare yoksa,
Yaşamak bu kadar sancılı ve beklemek bu kadar anlamsızsa,
Ne sen farklı kaderimden, ne de kaderim farklıysa senden,
Yaşadığım hayattan aldığım tek ders şu olsa gerek;
Aldığım nefes değilmiş aslında beni yaşatan,
Sen giderken adımlarını unuttun bende,yarın sende kaldı,yarın bende... sen giderken bestelerini unuttun bende,sözler sende kaldı besteler bende.Sen giderken hikayelerini unuttun bende...yaşadıklarımız bende kaldı yaşayamadıklarımız sende.bu kadar telaşlı bu kadar acele gitme demiştim,neydi bu telaş bu acele...Bir veda bin bölünmüşlük,herbir şey herbir yerde.bu kadar telaşlı bu kadar acele...bize hep geç kaldın ama zamanından da çok önce gittin ecele.
Evler hatırlıyorum çocukluğumdan
Çıkıp geliyorlar aklıma zaman zaman
Dışardan sesi gelen bir okul zili bazen,
Bir horozun sesi bazen de uykumdan uyandıran,
Evler hatırlıyorum çocuklugumdan...
Yaşadık mı beraber yıllarca,ne oldu şimdi anılarımız dilsiz mi? Sağır mı oldu artık aşkı haykıran dillerimize karşı kulaklarımız.. Tükettik mi geçmişi,tüketirken tükendik mi aynı hızla.Ağladık mı beraber yıllarca yıllar geçti biz bittik mi...İlk gittiğimiz filmi hatırlar mısın,ya da Sarayburnu sahilde içtiğimiz son çayı...Beni kırdığın yerden yapıştırdığın parçalarımı,hani o parçalar ki yapıştırsan da eskisi gibi olmayan,yarım,yamalı...Her insanın bir vedası olmalı Eylül'de gidenin ardından yazdığı...Bu da benden olsun,yarım kalan hayaller,sonu gelmeyen cümleler,sonu mutlu bitmeyen filmler,hepsi ne yaşanmış ne de yaşanacak olan ne varsa benden sana hatıram olsun...(01 Eylül 2024,Avcılar)
Ne oldu o en sevdiğine
Hüsranı bırakıp sana
Alıp başını gitti mi yine...
Bu kaçıncı gidiş sordun mu kendine
Kaç kere gider bir insan sevdiğinden
Ne kadar tutarlı olur
FİLİSTİN KAN AĞLADI
Kalemi aldım elime,
Yazmak için karanlığı,
Kalemi aldım elime,
Ben yazdım,kalem ağladı...



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!