GÜL Kurusu 2 Şiiri - Yorumlar

İnci Hanım AHınız buraya kadar işitiliyor:)) Tebrıkler

beğeniyle okudum güzel şiirinizi, yüreğiniz daim olsun, sağlık ve esenlikler diliyorum
selamlarımla

Gül kurumasın, bülbül dalına konmasa da dalından da yakın bir yerden onun için en güzel şarkılarını söylüyordur mutlaka ya da gül bunu en derinlerden duyup dinliyordur...

Kutluyorum sayın İnci Germenliler...Farklı ve güzeldi..

İnci Hanım,
Ben de sizin yaptığınız gibi, konusu benxer olan bir şiirimle geleceğim yorum kutunuza;

GÜL,BÜLBÜL,AŞK VE HİCRAN

Her âşık bülbüldür, her sevgili gül,
Ateşten dudaklar; peymâneleri...
Ebedî hicranı tatmış da bülbül,
Figânı, andırır divâneleri...

Gül büker boynunu, bülbül lâl olur;
Güzün hüznü sarar virâneleri...
Gün gelir, gül için bir hayâl olur
Bülbülün aşk dolu terâneleri...

Bülbülün yangını öyle derinde,
Yakar aşkı bilen tüm sîneleri.
Bu sonsuz sevdânın her seherinde
Gülün göz yaşıdır çiy dâneleri...

Kutluyorum şiirinizi ve sizi,
sagımla,sevgimle,
Ünal Beşkese

Tebrikler İnci hanım güzel eserlerinize kattığınız bu yeni şiir ve bu güzellik için kutluyorum tebrikler.

çok güzel bir eser,
yüreğine ve kalemine sağlık
tebrikler

Bir varmış bir yokmuş...
Çile çekenin çilesi çokmuş
Bülbül vakitsiz ölmüş
Gül vaktinden önce solmuş

Güzel dizeler... Lafontaine'nin fabllarında olduğu gibi, ya da sembolizmin anlatmaya çalıştığı ne varsa, yaşamdan insana yansıyan.....Güzel ve çok başarılı bir çalışma.. Sevgilerimle kutlytor, başarı dileklerimle alkışlıyorum....+....+

Anlam yüklü değerli paylaşımınızı ve güçlü kaleminizi yürekten kutluyorum. ..+..+.. Saygı ve sevgi ile kalın.

Hikmet YURDAER

hersey zamaninda degil mi....tebrikler mutlu yillar

'GÜL' ve 'BÜLBÜL'
Yüzyıllara meydan okuyan iki mazmun.
Gül ve bülbül…
Bitmedi üzerine yazılanlar, hiç bitecek gibi de değil zaten. Gül “gül” olduğu müddetçe, sevgiliniN kalbi, ruhu, yüzü, teni kısaca sevgili olduğu müddetçe… Aşkın kanatan tarafı… Kimi zaman âşıkına yuva, kimi zaman âşıkına kanama…
Gönül yarası, sevdanın rengi oldukça bu aşk hiç bitmeyecek.
Bülbül mü?.. Ne korkunç bir belanın girdabına düşmüş, Allah kolaylık versin… Tabii ki sevmenin kolaylığı var ise eğer… Seven olmak, sevgiyle şakımak, ruh halini, gönül sızısını dillendirmek…
Hiç kolay mı âşık olmadan, içten sevmeden öyle yanık yanık, öyle dertli dertli, kimi zaman içi yanık ney gibi, kimi zaman içi oyuk keman gibi inlemek…
Belki, belki kavuşurum ümidiyle arada bir cilvelenerek şakımak…
Hiç kolay mı bülbül olmak…
Maşukun kancaya benzeyen dikeni bir kez battı mı âşığının gönlüne, hem bülbülün boynunda, bağrında bir kanama, hem de aşkla akan kanın döküldüğü gül yüzde, sinede bir kanama olur… Bu kanamayı kimler, nasıl durdurabilir ki?..
Gül mü ömrünü tamamlamış… Yaprak yaprak dökülecekse, bülbül de tüy tüy, telek telek dökülmeye başlamaz mı?..
Bülbülün aşkıdır taze olan, aşkıdır ölümsüz olan, aşkıdır her an gül’üne kavuşma arzusuyla yanıp tutuşan ve zamana meydan okuyan…
Zaman mı?..
Bülbüle ne, güle ne zamandan…
Sevda değimlidir gerçek olan ve yaşanan?..
Aşk gönüllerin, yüreklerin sözüdür. Tıpkı bülbülle gülün birbirlerine verdikleri söz gibi…
Bir ömür kavuşamasalar bile…
Güzel olan, o duyguyu yaşamaksa evet, sonuna kadar yaşamak…
Ah!’ınız bir nida halinde derin izler bırakarak uzayıp gitmiş gül’e… Bu gidiş kendine dönüşten başka bir şey değil ki zaten…
Tebrik ve takdirlerimle…
Ufacık bir not: Biraz daha düzenlenebilirdi dersem BİR“İNCİ”me beni anlayışla karşılar mı efendim…
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz, sayfalarımızda göz iziniz olsun.
Dostça ve sağlıcakla kalınız.

“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”