Takı Tasarımı ve üretimi yapıyorum. Mücevher tasarımı, heykel ve Şiir tutkunuyum.
İçime eğilmiş bir sessizlikti sen,
ne gidişin yankılandı
ne kalışın tutundu zamana.
Ben seni
hiç yaşanmamış bir hatıra gibi
kalbimin kıyısına gömdüm.
Bir salıncak sarktı hayalinden
itmedi kimse
düşüşü bile sessizdi
bir el aradı
avuçlarında kendi izini buldu
Şimdi beklemiyorum artık.
Düşleri bozdum, yeniden katladım.
Bulutlar sana kalsın.
Gözlerin bir gökyüzü gibi dursun orada.
Birkaç iz bıraktım bulutlara, o kadar.
Bu, havada asılı bir veda,
Bir ses düştü gecenin kıyısına,
henüz doğmamış bir kelimeydi-
susarak büyüdü.
Unutulmuş bir mektubun
kapında bıraktığı sessizlikle
çizildi yüzüm.
ben büyüdüm
hem de çooook büyüdüm
düşlerim artık ayakkabıya sığmıyo
aşıkların dediği gibi
kalbimde biy kuş
uçuyo hop hop
Sesini duymadım,
rüzgâr sustu, gömüldü.
Bir bakış, göğe varmadan,
toprağa, derine eğildi adımların.
Kırıldı rüzgârın dili,
bir çiçeğin dudağında
her rengin ortasında
senin adın vardı.
Simitçinin adımları
sabahın ilk nefesine karışır
taze kokular uyanır sokaklarda
ilk ışıkla umut dokunur sabaha
Beyoğlu’nun kalbi,
Bugün denize girmedim,
içine indim biraz.
Gökyüzü omzuma dokundu,
ayaklarımda yosunların sessiz soluğu.
Tuz, suya değil
O gülüşünü görmek,
ışıkla susmuş bir evrenin
kendi iç yankısını dinlemesi gibi.
Hiçliğin en kıyısında,
varoluşun ilk soluğuna uzanan
bir titreme...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!