çok yalan söyledim
ne yalan söyleyeyim ki?
beyaz pembe kırmızı
sevgililerime
sonsuz sınırsız sevgim hakkında
ya
yarin yalımlı yakut yanağına
yahşi yüzüne yazacaksın, yazacaksan
ya
yurdun yanlış yönetimine..
hep yalnız yaşadım ben.. belki de budur yazım
kavalımda seda yok.. tıngırdamıyor sazım
şikayet değil.. asla.. zaten biraz haylazım
can yoldaşım yok benim.. gerçek bu.. neme lazım
tümden yalnız sayılmam.. kalemim kağıdım var
ağrılar sancılar
kan gözyaşı feryat figan
doğum
hastalıklar
düşme kalkma
alaca karanlığın bulanık rüyalarında karman çorman yazılar
ki sabahın köründe kelime kırıntıları kurumuş aralarında
kirpiklerim yapış yapış
demir parmaklıklarına çok yıllık hücresinin
kaynaşmış kadit mahkûm elleri gibi
unutma ataların osmanlıda yaşadı
hepsi allahtan sonra padişaha da kuldu
falakalı bir softa sözde eğitimciydi
dergah, tekke, zaviye, rahle, kuran okuldu
unutma hiç kimsenin kellesi emin değil
hüviyet fotokopisi
ikâmetgâh senedi
dilekçe
ne işiniz varsa
bu üç kağıt talep edilir
güle güle cesur yürek
sağlam bilek
ışık kadın türkan saylan
görevini yaparak
sözlerini tutarak
dostunu yitirirsen başka dost edinirsin..
tut ki paran kalmadı.. çalışır didinirsin..
fakat bir gün ümitsiz hissedersen kendini,
yedeği yok arama.. boşuna gezinirsin!
tıpkı gölgen gibidir, hep yanında dolaşır..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!