Şu sürgün diyarına değdi yârin gözleri,
Onun bakışlarında yakına geldi Fizan.
Lili Marlen çaldıkça Paris radyolarında,
Bir fizara dönüşüp içimi deldi Fizan.
Sanki yıllansın diye konulduğu mahzende,
Hayata yün iplikle bağlanan teldi Fizan.
Gidenin dönmediği o eski şarkılarda
Galiçya’dan Yemen’e akan bir seldi Fizan
Sevda çarşılarında pazarlanan şairin,
Masallardan çaldığı mat bir hayaldi Fizan.
Rakim mağarasında yedi kişilik uyku,
Yetim bir çocuktaki donuk bir haldi Fizan.
Kaf dağının ardına gitti telli duvaklı,
Dilimizden düşmeyen özge bir dildi Fizan.
Sevgilinin kalbinden sürgün olup gidince,
Beni bağrına basan biricik ildi Fizan.
Ölüme yasak konmuş tapınak kapısında,
Can havliyle elime uzanan eldi Fizan.
Yılan kusmuğu içen ölümcül hasta gibi,
Baldıran zehri içip kendine geldi Fizan.
Adana / 2006
Mehmet TaştanKayıt Tarihi : 10.5.2006 17:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!