Nereden başlasam, nasıl anlatsam
Bir gece yarısı kapını çalsam,
Kapına kırmızı bir gül bıraksam
Affeder misin beni canım sevdiğim
Fatih Mehmet Yiğit
Her gece saat 2 dedi mi?
Koridorda ayak sesleri
Radyoda hep aynı türkü
"Karabasan geceler"
Gözümden üç damla yaş dökülür
Biri senin, biri benim, biri ülkem için...
Oğuzun 24 boyundan
Bozok-Yıldızhan-Beğdili soyundan
Danişmendli Karacakurttur adımız
Dişi kurdun emzirdiği
Asenanın çocuklarıyız
Zifiri karanlıktı düşünceleri
Ve dahi gözleri
Kirliydi elleri.
Dostlarını vuracak kadar
Kalleşti, kahbeydi yürekleri
Gözünü kan bürümüşçesine
KARDELENİM OL...
Karlar yağmış, don vurmuş
Ayaza kesmiş ellerim.
Güneş, içimi ısıtmaz olmuş
Buz tutmuş yüreğim.
Yağan her kar tanesi bir mucizeymiş
Ve biri diğerine benzemezmiş
Tanrı her kar tanesi için bir melek yaratır
O’nu bir melek yere indirirmiş
Kar tanelerinden taçlar yapsam başına
Melekler şahit olsun büyük aşkıma...
Bir bozgundur seni ölümlerde yaşamak
Katlime ferman olmuş gözlerin
Önce ellerim tutuşur, sonra yüreğim
Bu yürek yangınından nasıl sağ çıkılır sevdiğim…
Kurşunlar iz düşmüş yollarıma
Terki diyar mı eylesem
Bir katre var derya içinde
Bir derya var katre içinde
Bir Alem var Adem içinde
Bir Adem var Alem içinde
Bir ben var senin içinde
Bir sen var benim içimde...
Bir varmış, bir yokmuş
Adalet birgün kaybolmuş
Adı mahkeme duvarlarında yazsa da;
Kendisi gerçekte yokmuş.
Güçlünün sözü geçer olmuş
Zengin yoksulu, zalim mazlumu,
Gözlerin bir bilinmezlik koyu
Düşmüşüm bir kere
Kim nereden bilsin?
Gözlerinde kaybolduğumu...
Fatih Mehmet Yiğit



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!