Sen kuş olsan ben de kanat.
Uçursan beni gül bahçene.
İçimdeki hasretlik olmuş kat kat.
Dererim çiçekleri sen diye diye.
Algıla beni senden bin parçayım.
Özlemlerimle nehirlerimi kuruturum, çölleşirim.
Bakışlarım bakışlarının karanlık ormanlarına dalar.
Kanadı kırık bir çığlık kuşunu oynarım hasretlerimle.
Soğuk rüyalardayım.
Dökülen mevsimlerdeyim.
Kağıtsal yırtılmalardayım.
Bir kadavradır gece.
Her hece sana doğru sonsuz işkence.
Gülüşün binlerce düğümden bir düğüm.
Bir düğüm ki binlerce kördüğüm.
Bu nasıl bir alemdir gördüğüm.
Ağaçlar, kuşlar, çiçekler değil.
Gökyüzünden yağmur yağmur renklerin yağışı…
Sana mutluluğun rengi, bana acının.
Yalnızlığım masallarıma sinen nedensiz duygumdu.
Bir benliğim, bensizlerin oyununa gelen.
Güllerim koparıldı biçildim tırpan yedim.
Hangi çiçeklerim koparılmadı bahçelerimden.
Ölüm sunumu beynimde nokta nokta...
Yürüyor kalp sessiz çarpan bir hızla.
Yürekler kanlandı, rüyalar görünmez düş.
Ölümler sunulan bedenin can özü.
Mermerler elimizde ölüm örtüsü.
Ben çiçek açmamış bağların.
Ben yaşanmamış yılların.
Ben dökülmemiş yaşların.
Tutunamadığım hazanıyım..
Sen sevgiyle sulanan.
Seni ararım dalgalarda.
Kurşunlara seni sorarım.
Bir karıncanın çığlığında.
Seni bulurdum ölürcesine avare.
Önce bir sükut başlar çığlık çığlığa.
Endülüs’ün kitaplarına yazıldım yakılmalarımla.
Yürek sayfalarım yırtıldı insafsızca.
Tükendim derinden derine.
Balta yiyen ağaç oldum.
Güneş görmeyen mağara…
Yıldızlara hasret mahkum…
Darmadağınık bakışların içimde inler.
Sensizlik bir ölüm güllerim gider.
Aklıma gelince her şeyim biter.
Ansızın aklıma düşersin:- Nerdesin?
Aklıma gelince kıvılcım tohumları.
İçkeriyalı hüznümle büyür geceler
Damla damla mor menekşeler kanlanır
Bir Grozni baskısında arıyorum sesini
Anneler ağlar geceler boyu
İçkeriyalı hüznümle büyür geceler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!