Bırakıp da gider miyim,
İçkileri kendime layık görebilir miyim?
Nefes aldığım tek yer gözlerin.
Ne bir sigara dumanı ne bir deniz kıyısı...
Hiçbir şey sana benzemez,
Senden başka.
Bir ışıkta durdum öncesinde,
Tam sana geçiyordum.
Saydamlığının incesinde.
Umarım ki,
Beni anlarsın.
Hissedersin, yalınlığını yüreğimin.
İçimde koskocaman bir savaş var,
Bir bilsen!
Vay be!
Neydik,ne olduk seninle.
Hiç içmediğim cigaramdan bir nefes,
Geçici değilmiş hiçbir şey,değilmiş heves.
Dünyanın,ayın,güneşin,yıldızın,
Derya gibi boğacak beni bu satırlar,
Yokluğunda katilim olacak belki de yarınlar.
Ah yarim! Nerde kaldı içimdeki pırlantalar?
Söküp çaldın benden, insanlar da acımadılar!
Yalanmış meğer dedirttin sen de,
Her bir telefonda ölümü arıyorum
Ya da çalan her telefonda ölümü.
Zorunlu aşı gibi
Kanıma nasıl da sızmış, ne zaman sızmış?
Yağmurlarla seviştik,
Güneşte demlendik,
Akşam rüzgarında
Kolkola kenetlendik.
Kederleri sildik,
Bu dünya, ikiye bölündü.
Yarım elma, yarısı nerede?
Sağ göz ağladı, sol göz güldü,
Biri dedi Mona Lisa.
Denizler ikiye bölündü.
Konuşan ben var,
Bir de konuşulan ben.
Konuşan ben var,
Bir de yalancı ben.
Çatlasın kediler!
Bende dokuzdan çok can gezer.
Bunca aşk kurşunu yedi bu beden
Dimdik ayakta durur, gezer.
Sevinsin kediler!




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!