Ömrümüzden çaldılar hep, acımasız geçen yıllar
O günlerden tek teselli kaldı bize hatıralar…
Beden yorgun, yüz sarardı, akla doldu sırma saçlar,
O günlerden tek teselli kaldı bize hatıralar…
Acı tatlı o anılar, artık mazide kaldılar,
Ayrılık denen şeyi, bırak hiç dillendirme
Belli olmaz bu kader, duyar gerçek zanneder…
Üzme beni ne olur, kalbîmi gücendirme,
Ömrümüz zehir olur, acı bir rüzgâr eser
Sevip, sevilmek varken, neden ayrılık olsun?
Sevda yükü ağır olur,
Taşıyamaz her bir yürek.
Belki de hiç kavuşulmaz
Ömür geçer özleyerek.
Gül dökersin yollarına.
Menekşenin çiçeği, pembe açıyor pembe,
Çok naz ettin güzelim, aklım kalıyor sende.
Gün geçince soluyor, kalmaz güzellik tende,
Ömür geçiyor işte, her şey güzel vaktinde…
Gel artık kavil kılak, bu nazı artık bırak,
Onun ismi Bahar’dı.
Yeşil gözleri vardı.
O pembe yanakları,
Gamze güller açardı.
Güzellerden güzeldi,
O vefasız sevgili âşk’a ihanet etti
Şu üç günlük ömrümde hayatımı mahvetti.
Unuttu sözlerini, unuttu yeminleri,
Acı bile duymadan sevdamızı katletti
Büyük sanılan âşk’tan geride kaldı yalan
O yerlerde gezerken hep seni hatırlarım,
Umarsız bir şekilde senden bir iz ararım.
Kâlbimde buruk acı, elemli duygularım,
Hayalinle birlikte o günleri yaşarım…
Benim gibi senin de kâlbinde hüzün var mı?
O yeşil gözlerinde ben bir dünya kurmuştum
Bu umutsuz sevgiye, orda tutsak olmuştum.
Kavuştursun diyerek yalvarırken Tanrıya
Yarınları düşleyip, avunup da durmuştum
Hatıralar önümde, anılarsa dilimde
Dayanılmaz hüzün var hasret çeken gönlümde
Geçiyor bir film gibi yaşanmış o günlerim,
Sanki daha dün gibi gözlerimin önünde
Geçip giden o yıllar, neler neler çaldılar,
Öyle çabuk geçer ki uzun sandığın yıllar,
Ömür denilen ne ki, sayılı nefes kadar…
Bir rüyadan ibaret dünyada yaşananlar,
Ömür denilen ne ki, sayılı nefes kadar…
Bahar derken yaz gelir, yaz’ın ardın dan hazan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!