Hasret içinde suskun bir bekleyişteyim,
Yaklaş da dinle biraz.
Geçmediğim dehliz kalmadı gönlümde,
Bilmediğim doğru kalmadı.
Ama yanlış dalgalar geldi gönlüme,
Derken bir anda geldi kalbimin gelgit halleri
Bir sende bir bende durakladı hüzün nöbetim
Aşka düşen sözler geçti gözlerinden,
Sustun…
Bir bakışlık mesafede
Bir sende bir bende durakladın
Bir sonbahar zamanıydı; 
Uzakları yakın eden de aşktı,
Yakınları uzak eden de aşktı.
Kimsesiz duyguların sahibi olabilmek çok kolaydı,
Zor olan sahiplenilmiş duyguları yaşamaktı.
Bedenin kadar ateş olsan, yakacağın yer yüreğim kadar bir yer.
Mısralarımda seni kavurduğum gecelerde sen rüyalarında bir hoşken,
Kâbuslarım bir hediye gibi gelirdi yanaklarının ıslaklığına.
Acılarımla derinleşirdi sevdalı rüyaların.
Bir dilek tuttum içinde aşk olan,
Güneş doğduğu yerden batar
Çünkü o hep aynı yerdedir.
Doğuyu batıyı ayırma
Hareket eden yerdir.
Sen gözüne aldanma, kandıran seni “fer”dir
Yer değil…
Dalgalar geliyor üzerime; 
Bir fark yok,
Fırtınalarını kopardığın gözlerinden.
Nerden geldiği belirsiz “biraz” gülüşün
Beni kendime getirir.
Gözlerin bu mısralardan geçerken,
Önce kendini tanı
Kalbinde bir terazi olsun ki; sana seni tartsın.
Başka insanların seni tartmasına aldanma.
Sen kendini yanlış tarttıktan sonra,
Başka terazilerin sana ne faydası var.
Hayat, anlatılamayacak kadar uzun
Yaşanılamayacak kadar kısa
Çiçekler, ölü çiçekler
Kalplerin içerisinde dikenler
Sayma, zamanı ne kadar yaşadığını sayma
Gidenler çoktan gitti, şimdi nerdeler?
Unuttum,
Denizden gelen kokunu
Attığımız adımların sayısını
Söylediklerimi
Her şeyi unuttum…
Eski bir anı ile geldin aklıma,
Bir an kaldım varlığını hatırlar gibi oldum
İç çekişimin uzunluğuna bir ömrü sığdırdım sevgilim
Kısa bir zamana “seni”
Bana en uzak seni sığdırdım.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!