Derinlik ölçüyorum iskandil attım
Mal Mülk hariç her şeyden tattım
söylediler kulağımın üstüne yattım
Fikirler sahile vurmuş çok zehirli
Kıyıyı temizleyen dalgalar kaprisli
***
Prenstim zamana yenildim yaşlandım
Hayat kazanında piştim haşlandım
Zekiydim aptallar çekemedi taşlandım
Sen söyle gariban zalimle nasıl yarışsın
Ara sıra karıştır kazanı zulüm karışsın
***
Damlatılan aydınlıktır kağıda
Tapınır harfler drama ağıda
Yazarda kalmaz dağıta dağıta
Akıl Kalu Beladan beri tepemde
zulmün çetelesi havvayla ademde
***
Kiminin At yarışı kiminin içkidir putu
Kimi muhtaç ele kiminin tuzu kuru
Gün gelir susanlara dokunur ucu
Susamam cehalet dostları yutarken
Arslanlar keyif denilen pisliğe batarken
İsyankar kalemler özgürce yazar
Dörtlükler bazen anlamlarına kızar
Asileşen cetveller üstümüzü çizer
Kalem var kalemlere yan bakmıyor
Artık bu mısralar bizi bile takmıyor
Defol iki bin yirmi bir demem sana güle güle
Kahrettin tüm insanlığı göz göre göre
Pandemi, ekonomi çekilir mi bunlar böyle
Böyle kirlendi zaman böyle pik yaptı nefret
Her gelen yıl gidenden daha büyük eziyet
İddia ediyorlar doğrusu benim
İçim daraldıkça ufalıyor enim
Bana sorarsan doğru yol derim
Dört taraftan hangisi yönümüz
Tarih yıkılmış görünmez önümüz
***
Günümüz Şairleri suya sabuna dokunmaz
Aşktan meşkten başka mısralar okunmaz
Denize düşen yılan arar başka tutunmaz
Algılar ortaya dökülürse alır götürür aklı
Susarak ödenmez varsa bir kalem hakkı
Hüküm sürsem durdururdum kanı
Getirirdim pisi pisine giden her canı
Mezara girenler oradan doğardı
Helak edenleri bularak boğardı
Kalemle olurdu bütün savaşlar
Akan kan durmaz ama yavaşlar
Ben boş sayfaların züğürt ilahı
Kalemim atan yüreğimin silahı
Vurduğum keferelerin günahı
Sırtımda yüktür bunlar ömürlük
Ağzına kadar Şiirle dolu kömürlük
***




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!