Sıcaktı, ama çok sıcaktı,
Camımı açsam kelebekler uçacaktı.
Karnımda kalmalarını seçtim yine.
Kafamda çaktı bir kıvılcım
Meraklandım: Terapiye var mı ihtiyacım?
Parayı bastım
Testimi yaptırdım;
İşte sonuçlarım:
“Your relations are disfunctional”
Elinden gelenin en iyisini yapmak başkadır;
Saftır.
Önce kendine ihanet etmektir savsaklamak.
“…lamak” dan üreyen küçük:Malak
Manda olur büyüyünce dangalak!
Sensizlikte söyle nasıl gezilir?
Yeis dolar içim,gönlüm üzülür,
Ağlarım yanaktan yaşlar süzülür,
Hayatın hiç tadı kalmaz be gülüm.
Anladım:
Çaresizliğin ne demek olduğunu iyi bilirim ben;
Severken terk etmek zorunda kalmanın ne demek olduğunu da..
Yeter ki o daha iyi yaşasın,
Güvenip yaslanabileceği bir bağır,
Başını dayayacağı bir omuz olsun yanı başında.
Sen sevsen, sevmesen de
Sensiz de yaşar aşk;
Sen aşkın gerekli şartı değilsin.
İster içinde olursun yanarsın
İster yananları seyredersin;
Sen bilirsin…
Sırlar var,
Paylaşınca sır olmaktan çıkarlar.
Sırlar var,
Benimle toprak olurlar.
Sebep gitti,
Şiir bitti.
Artık beni gömün yere,
Çünkü öldüm birden bire.
Ben de olmam buralarda.
Yüzüme gülmesen hoş bir tebessümle,
Gözlerin ışıl ışıl yanmasa bana baktığında,
Ya da ben öyle sanmasam,
Yanmasam;
Zultanit taşı gibi renk değiştiren o bal yeşili mavili ela gözlerini,
[O gözler, ki taşımaktadır rengarenk bir aşkın izlerini,
Haykırarak söylemektedir en güzel aşk sözlerini.]
Tanımlamak ve anlatabilmek ne mümkün birkaç satırla?
Sırf sen gülesin diyedir bundan sonraki mısra. Hatırla!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!