Bu Kent, Sevgilim, Bizans
bizans, sevgilim, bu kent aşk gibi üstümüze kapanıyor
dev bir fanus eli sımsıkı doğurduklarını sarıyor
bizans, sevgilim, bu kent içimizde saklanıyor
başka ülkelerin loş labirentlerinde adım sayıyor
bizans, sevgilim, bu kent haz dolu düşlerimizi getiriyor
diri çocuk gibi zamanların kirli izlerini elinde tutuyor
bizans, sevgilim, bu kent gülüşüyle melek oluyor
selvi dibinde dev bir kelebek sanki öylece duruyor
bizans, sevgilim, bu kent ay yuvarlıyor pencerende
dönüşü olmayan akşamları sürekli varediyor bıçak üstünde
bizans, sevgilim, bu kent göz kırpıyor eflatun ülkelerde
hep yol biçiyor sesi olmayan çorak yüreklerde
bizans, sevgilim, bu kent şimdi soluk alıyor rüzgar yerinde
tutsak sesini yeniden söylüyor yaş almış teniyle
bizans, sevgilim, bu kent dokunuşuyla geleceği veriyor
ışıklı evlerin mor gecesine yaşlılarını gömüyor
bizans, sevgilim, bu kent örtük gizlerin mekanlarını sunuyor
yarılmış bilinçlerin bembeyaz günlerini yüzümüze çiziyor
bizans, sevgilim, bu kent durgun gözlerini üstümüze salıyor
aç kadın gibi süreksiz çığlığını yeraltı sularına biriktiriyor
bizans, sevgilim, bu kent insanı üç bin yıldır tanıyor
farklı gövdelerin ruh haritasını kuş çocuklarına çıkartıyor
bizans, sevgilim, bu kent köpek leşi gibi kimsesiz kokuyor
uçları açık geçmişini durmaksızın üstümüze kusuyor
Kayıt Tarihi : 25.8.2002 23:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!