I
Ne zaman bir çocuk ölse
gözü evlerinde
annesinin kavurduğu
helvada
kalır
..
Çocuk, çok sevdi ağacı...
Verirdi ona, her kış
Çiçekleri olaydı!
Ağaç, çok sevdi çoçuğu...
Öperdi altın saçlarından
Dudakları olaydı!
..
Annesi gül koklasa, ağzı gül kokan çocuk;
Ağaç içinde ağaç geliştiren tomurcuk...
Çocukta, uçurtmayla göğe çıkmaya gayret;
Karıncaya göz atsa 'niçin, nasıl? ' ve hayret...
Fatihlik nimetinden yüzü bir nurlu mühür;
..
Ne zaman yüzüne baksam
yalnızlığın o mutlu gerilimi
O öksüz göl hızla derinleşir
biliyorum, acılarım hiç bitmeyecek, bu öyle bir
yeşil
..
Bir ana gülümserken yorgun ve güzel
Yüreği müjdelerle tüy gibi hafiflerken,
Orda, bir çocuk doğar sımsıcak dünyamıza
Burda ben...
Dal nasıl, yaprak nasıl, ekin nasıl büyürse
Toprak nasıl uyanırsa bir incecik yağmurdan
..
Zaman iyice alçaldı… aşklar
görünür oldular ve ‘mazi kalbimde yara…’
o konak, yıkık, harap, anımsıyorum,
bulutlar ağır ağır inerdi odalara…
beklerdim, aşklar birer türküydü!
bir kızak, sanki saplanmış kara;
..
Yoksul bir çocuk görsem,
yağmur altında üşüyen
köprü olmak geçer
hiç değilse içimden...
..
Birden işitilmez olsun ayak seslerim;
Gölgem bir başka sokağa sapıversin;
Unutayım bir anda her şeyi,
Nerde oturduğumu,
Bir tuhaf adem olduğumu Can adında.
Aklım arayadursun başka kapılarda kısmetimi,
Ben, bilmediğim sokaklarda bir başıma;
..
Biz hep çocuk kalmalıydık aslında.
Üç taş, üç cam olmalıydı hayat.
En büyük kavgamız gazoz kapağından çıkmalıydı
ve en büyük acımız
öğretmenimizin başka şehre tayini olmalıydı.
Biz hep çocuk kalmalıydık aslında.
Büyümeğe özenmeliydik büyümeden...
..
Bir çocuk da anasından doğunca
Bedenini pişirmeye tuz ister
Üryan büryan ortalıkta kalınca
Setirini örtünmeye bez ister
Konla sudan gelir anın gıdası
Nasibini veren Barı Huda'sı
..
Babasını döve döve öldürmüşler
Küçümencik gözleirnin önünde
Anasının yarısını bir bomba alıp götürmüş
Kan ve et yığını öbür yarısı
Oturmuş ağlıyor Vietnamlı bir çocuk
Minik yumrukları sıkılmış kinle
Belli bir şeyler düşünüyor
..
mektepten kaçıyorsun,
kus tutuyorsun,
deniz kenarına gidip
fena çocuklarla konuşuyorsun,
duvarlara fena resimler yapıyorsun
bir şey değil,
beni de bastan çıkaracaksın,
..
Abe şair,
bizim de bir çift sözümüz var «aşka dair.»
O meretten biz de çakarız biraz..
Deli çığlıklar atıp avaz avaz
burnumun dibinden gelip geçti yaz
sarı tahta vagonları
..
düşünebilseydin eğer doğduğunda
örtülmeden öğreneceklerinle bildiğin
konuşabilseydin ağlamanı kesip
belki de birşeyler öğretebilirdin
..
Çocuk gibi
tiril tirilliğinle
kucaklardım seni..
Yazlar ve unutuşlar geçerdi.
Günlerin güneşini içerdim.
Sessizce
aşkın
..
Önünde sonunda, sen bir Çocuktun,
Us ülkemi nasıl becerdin, yıktın......
Kendi kendine oynasaydın ya!
Ah çocuk neden karşıma çıktın?
..
Başımdan bir kova sevda döküldü
Islanmadım, üşümedim, yandım oy!
İplik iplik damarlarım söküldü
Kurşun yemiş güvercine döndüm oy!
Yağmur yorgan oldu, döşek kar bana
Anladım ki kendi gönlüm dar bana
..
Kırmızı sarı yeşil balonlarda çocuk çığlıklarıyla güneş
gökyüzü mavi ışıklarıyla
kim derdi ki hikayem böyle biter
yağmurlar mevsimine girdim kederli şiirler mevsimin
bir şeyler bekliyorsun benden değil
sözler duruyor aramızda birbirimize ulaşamadan
çocuk çığlıklarıyla güneş kırmızı sarı yeşil balonlarda
..
İyileşmez çocukluğum yüzündendir
Bu dalgalar arasında gidip gelişim
Bilge ve güngörmüş martılarla
Benim işim sevinç aşk bana göre
Hele gün başladı mı sancılanmaya
Başıma gelenlerin hemen hepsi
İyileşmez çocukluğum yüzündendir
..
Gençten bir adamdı
Hikayesi gayet kısa.
Yıllar yılı tek başına yaşadı
Bir gün rastladı bir kıza
Düşündüler, birlikte yürüseler
..