Bir akşam üstüdür şarabî
Bahçeler ve dağlar üzre hükümran;
Tam dünyayı dolaşmak saatindesin.
Ay ışığı su içer birazdan.
Kızarmış kalçalarını çanlar
Alabildiğine vurur.
Sen çocuk tulumunda
Âlâyiş-i dünyâdan el çekmege niyyet var
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Devamını Oku
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Bir akşam üstüdür şarabî
Bahçeler ve dağlar üzre hükümran;
Tam dünyayı dolaşmak saatindesin.
Ay ışığı su içer birazdan.
Onca elemden kederden geçip bu mısralarda durulmak..
Muhteşem
bir akşamüstü yine boğazımda bu yumruk Güroymak on kilometre: iki gözüm, biz bu tabelayı kaç kere geçtik bu kaçıncı yangın söndürdüğümüz hep mi leylek yuvalanır Muş ovasında, telgraf direklerine hangi binyıldayız hadi. Söyle. dikenlikli göğüslerinden, gül bezekleri devşiren sözlerinle...
bu şiirleri tam yayınlayın.lütfen..........
Ay karanlıktı! Su içirdin yinede sen,kan verdin can verdin!
Ama hiç bir rüsva etmedin emegimizi..Emeginin kalem tutan ellerinden öpüyorum;seni yüregimde anıyorum!
arife tarif gerekmez derler ya, hah işte o ahmed arif
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta