Bedrettin Keleştimur Şiirleri - Şair Bed ...

Bedrettin Keleştimur

Bir yürek satıldı, sevgiler uğruna
Diken üstüne gül koklandı uğruna
Hiçlik penceresinde geceler sağanak
Katmer, katmer acı çekildi uğruna

Susuzluğum içimdeki yangında

Devamını Oku
Bedrettin Keleştimur

Yeryüzünde kasıla kasıla yürüyenleri görürsünüz. Kendisini nerede ise yere ve göğe sığdıramayanları! Aman Allah’ım dersiniz, bu kendisini beğenmişler için!
Tevazu/ Alçakgönüllülük ne evla makamdır hâlbuki. Sizler, aralarında İstanbul’daki Süleymaniye ve Edirne’deki Selimiye’nin de bulunduğu; Anadolu’yu baştanbaşa camilerle, Mescitlerle, Medreselerle, İmaretlerle, Darüşşifalarla, Su Yolu ve Kemerlerle, Köprü ve Kervansaraylarla, Saraylarla donatan, o asırların ustası Mimar Sinan’ın Mührünü okudunuz mu? Mührüne ne kazımış Koca Sinan; “—El Fakir, El Hakir, Sinan”
Ali bin Sehl İsfahanî hazretleri diyor ki: 'Zenginliği aradım, ilimde buldum./ Övülmeyi aradım, fakirlikte buldum./ Afiyeti aradım, zühdde buldum./ Kolay hesabı aradım, susmakta buldum. / Rahatı aradım, cömertlikte buldum.'
Mekke fethedilmiştir. İslâm tarihinde yeni bir sayfa açılmıştır. Allah’ın Resulü buyuruyorlar; “—Küçük cihattan çıktık, şimdi büyük cihada gidiyoruz” Mekke’nin fethi, nefislerimizle yaptığımız mücadele yanında, ‘—küçük cihattır! ’
Nefis, bizlere öyle bir dünya elbisesi giydirmiştir ki, “—mal ile bezenmiş, mülk ile bezenmiş, makam ile bezenmiş, evlat ile bezenmiş şaşaalı bir elbise”
Ayet ne buyuruyor, “—Ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme! Çünkü sen ne yeri yarabilir, nede boyca dağlara erişebilirsin”

Devamını Oku
Bedrettin Keleştimur

Benim Musikim,
Kainatın şuh damarı sanki!
Sesler,
Bir asude bahar sanki! ..
Bülbül sesi,
Kuşların kanat çırpışı!

Devamını Oku
Bedrettin Keleştimur

Elimde tesbih,
Taneler asılı bir ince ipliğe!
Gözleri menevşeli
Dil, kalbe kelepçeli!
Dudaklar, akkanatlı!
Akıl, bir hamarat yolcu!

Devamını Oku
Bedrettin Keleştimur

Birbirinin etini yiyen
Bid’at elbisesini giyen
Bir nesil ki, üstümüze yük
Dinde, ‘asrileşme…’ isteyen! ..

Devamını Oku
Bedrettin Keleştimur

Sınırsız özgürlük derken nefsine esir
Halkına isyan içinde ateist nesir
Ne edep, ne irfan; sekiz sütuna manşet
Milli kültürü boğacak, makyajlı tesir! ..

Devamını Oku
Bedrettin Keleştimur

Dinle, tarihle, halkla barış
Hizmette, zamanla yarış
‘Zinde bir mazinin izinde;
İmar et vatanı karış karış…

Devamını Oku
Bedrettin Keleştimur

Zaman daraldı, gün akşam olmada!
Gül dalında, koklayanı yok mu?
Yürürdü dalgalar halinde bir şehir!
O dalgalarla esecek rüzgâr yok mu?
Tarihi, hafızasından silip atacak
Faili meçhule dur diyecek yok mu?

Devamını Oku
Bedrettin Keleştimur

Elâzığspor sille tokat gitti
Bu şehir de, eyvah ki takat gitti
Ayıbı yüzünde gün sakat gitti
Süper liğde, süper şehir de hayal!

Yarını hovardaca harcadınız!

Devamını Oku
Bedrettin Keleştimur

“Bir gün asra bedel” sözü nasıl da tecelli edermiş, bir daha bütün Türkiye gönül alkışlarıyla tarihi bir günü, yazılan bir büyük destanı yaşadı. Türkiye, Avrupa Şampiyonasında, ‘olmazları’ başardı. Bab-ı Âli’nin sadece manşetleri değil, ‘ruhu’da değişti!

Avrupa Şampiyonası’nın ilk maçında, ‘Bern boğazını’ geçtik! İkinci maç bizlere o kadar keyf verdi ki, bir his bizlere bugün şampiyonluğun, ‘Çek’ini kestik dedirtti.

Gecenin ortasında, “Yüreğimi geri ver, Yeşil Tuna” diye ne kadar içten haykırdığımı bir bilseniz. Elbette, “Kur, Aras coştukça, Tuna, Volga taştıkça/ Benim şarkılarım okunacak, türkülerim söylenecek” Avrupa semalarında, yıllarca ‘garip’ ve ‘gurbetçi’ diye anılan Türk’ün heybetiyle birlikte ay-yıldızlar dalgalanıyordu. “Dalgalan sende şafaklar gibi Ey nazlı hilal” demek ne kadar temiz bir duygu değil mi?

Devamını Oku