Sen bu ülkenin en büyük değeri
Dehasıyla, zekasıyla, öngörüsüyle
Tek önderi, tek lideri, tek Mustafa Kemal'i
Seni tanımayan, örnek almayanların
Görüyoruz acemice kem-kümlerini
Eli ayağı birbirine dolanmış hallerini
Kaydın yine Behzat
Kalamadın ortada
Ama nedense, hep aynı tarafa?
Basıp geçecek biliyorsun
Ne bulaşacak sanıyorsun
Bugün öğüdünü tutmadım dede
Yaşlı bir amcanın yolunu kestim
Bekleyemedim geçmesini
Bastonuyla yavaş yavaş böyle
Güneşse tepemde
'Aman boşver, dedim
Yalan dolanır öyle
Kendini verir ele
Görmeyeceğim
bilmeyeceğim
Sen olduğun için
duymayacağım
Duygusalım, gözüm sulu
Düğümlendi hikâyen, beni boğdu
Dağladı yüreğimi, sönmedi kor oldu
Ağlayıp durdum sabaha kadar
Artık, her gördüğümde seni
Ah İstanbul, can İstanbul
Kıyamam ben hiç sana
Yaktılar, yıktılar, kazdılar
Çaldılar, çırptılar, kaçtılar
Yetmedi İstanbul, can İstanbul
Kastettiler toprağına
Dedim ki ceviz ağacına
Yıllardır kahrımızı çektin
Geldik sığındık gölgene
Dallarını kırdık
Cevizlerini oyduk
Yapraklarını kopardık
Kabarmış yüreğim taşmakta bugün
Kırılmış tek tek kaburgalarım
Ezilmiş her tarafı göğsümün
Duyarsız olamazsın arkadaşım
Düşün, sadece düşün
Daraldım boğazım düğüm düğüm
Bir ateş yandı ve büyüdü içimde
Kimsenin haberi olmadan
Yavaş yavaş tutuştu önce
Alevlerini durduramadım sonradan
Gesi peşkeş çekiliyormuş
duydunuz mu
Kayabaşı imara açılmış
anlamı mı
Kayseri'nin kodamanları
Bağlarımızı alacak




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!