Eleklerden ele
Aşıma, ekmeğime taş girmeden daha
Yoğur, sabır ile emek ile
Ah Mine’l Kader! demeden daha
**
Ait olduğunuz yerde özgürsünüzdür.
Özgür olmadığınız yere ait değilsinizdir.
Derdim bilmez yar u ağyar
Dılde derin makberim var
Korkar benden köhne haneler
Ne hekim derman ne cellatlar
*
Duysun aşk şairi Fuzuli,
Kirlendi "Aşk", zalimlerce kutsandığında...
Cellatlar, Aşk'ı çarmıha germiş, tapınmakta...
Sızarken kanı, bedenimin çıplaklığında,
Ruhum elem yollarında sürünmekte...
Bir tatlı düş kurarken Zeytin Bahçeleri'nde
*
Derdi derman, azabı işve
Böyle bir aşk varsa söyle
Sen gönlünü ferah eyle
Bu aşk vardırır menzile
*
Bırak bitmesin bu çile
*
Ruhumda bir marazım var, kalbim şiddetli vurur
Bildiğini bilmek bana, belki teselli olur
*
Göğüs kafesimde tutsam, süveydâ-i kalp durur
Alnımda isminle gezsem, ateş-i sûzan olur
Aynı yerden vurulmaktan
Bıkmadın mı ağlamaktan
Usandım ben dil dökmekten
Kendine de yazık ettin
Bir evhâma bilet kestin
*
Bu günün günahı neydi Ya Rabbi!
Üstümüze gelen duvarlardan kaçarken
Çıplak ayaklarımızı buz kesti
Ne yana baksak küçük bir kıyamet
Bir el ver, bir parça merhamet!
**
Çıkmalı insan bazen gerçeğin sığ sularından
Umudun tehlikeli boyutlarında yüzmenin dayanılmaz hafifliğiyle yaşamalı
Serkeş bir ruhla
Cevapsız duaların ardından mezarlar kazmak yerine
Bir mum daha yakmalı karanlığa
Sevgi ekmeli kanayan yanlara
NEYZEN
Hicran oldun, hüzün oldun sessizliğimde
Ümit oldun, ışık oldun gecelerimde
İlham oldun, aşk oldun şiirlerimde
Gözlerini kapatıp Ney üflediğinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!