Güzellerin meclisine varınca
İçimde bin türlü hal olur benim
Zülüflerin ak gerdana sarınca
Sanarım gözümde dal olur benim
Bülbül olup kızıl güle konarsam
Hab-ı nazda yatar iken uyandım
Bir bade verdiler nuş edip kandım
İçtim badeyi kandım
Ab-ı hayattır sandım
Ben bir ateşe yandım
Aşkın atına bindim
Namert kapısında bent etme özün
Semayı direksiz kurana yalvar
Anın katresinden olur bin rahmet
Cana ceset-i ruh verene yalvar
****
Bülbül isen bahcesinde güle düş
Hak'tan himmet pirim haber getirir
Yurdun temelini bilmesi gerek
Mekan tutmuş gitmiş Şam'da oturur
Bunun sebebini bilmesi gerek
Aşık olan okur manayı seçer
Havayı uçmaktan sürgün buyurdu
Şimdi ben dilerim cihandan medet
Musa ile binbir kelam söyleyen
Bir imdat olursa Sübhan'dan medet
Her millet dilince ederler asvas
Hayat suyu musun ey sadık vefa
Gel yetiş derdime naz etme kahve
Hazmeder verirsin mideye safa
Meziyetin çoktur uzatma kahve
Yemenden gelirsin yolların uzun
Asla unutmazsın ne arlanırsın
Her kese olursun kul kara eşek
Pıskırır tıskırır yuvarlanırsın
Her nerde görürsen kül kara eşek
Keyfe gelip bağırınca aslansın
Evimde bir kilo odun kömür yok
Korkarım aklımı çıldırır bu kış
Hak saklasın böyle giderse soğuk
İhtiyar anamı öldürür bu kış
Deli poyraz çıkmış çekiyor kürek
Eylerim yoluna canımı feda
Vallahi sözümde sebatım vatan
Aşık oldum sana ey güzel Leyla
Sen Şirin'sin bende Ferhat'ın oldum
Anama atama yurt veren sensin
Bu fani dünyaya geldikten beri
Ah-ı feryat ile büyüttün felek
Koymadın bir murat alayım bari
Yaktın kül eyledin çürüttün felek
Bir yandan içirdin gam şarabını
bu şiirini bulamadım? adı nedir şiirin? bilen var mı?
Biz bu zulmetler içinden çıkarız bir gün
Şarka garba yıldırımlar çakarız bir gün
Kara bulutlar içinden parlayıp şimşek atar,
Gök gürler, dolular yağar; bakarız bir gün.
Kafkas, Buhara, Kırım'dan çevrilen hisarları,
...