Boşa gözleme, yolu açıktı hep
Gelmek isteseydi gelirdi çoktan.
Gelip mutluluğa bir güzel sebep
Olmak isteseydi olurdu çoktan.
Bir bahar olmaya solgun güzüme
Tüm umutların kaybolduğu yerde
Bir güneş gibi doğdun
Yüreğime.
Aydınlık yarınlar gibi güzel kadın
Bir güneş gibi ısıtır her hücremi
Her zerremi alev alev o güzel adın.
Dünya derler bir değirmen
Öğütür cümle varı,
Toprağı, yıldızları
Arşı, arzı; göğü, yeri
Sevinçleri, kederleri
Sımsıkı tutuşan elleri,
Gecenin koynunda derde uyandın
Kapat gözlerini yat deli gönül.
Bu sevda yüzünden kaç kere yandın
Ateşten gömleği at deli gönül.
Kim için düşersin dert kuyusuna
Saçının her telinde kalbimin her hücresi,
Damar damar aşığım var mı daha ötesi?
Gözlerinin ateşi yakar bağrımı yakar,
Bir lav olur ruhuma, akar delice akar.
Derin sancılar pazarındayım,
Düş kırıklıkları tezgâhında…
Bana oradan biraz hayal,
Çokça kâbus
Dolduruver pazarcı dayım.
Yaşa deyip yolladılar
Bilinmezin ötesinden
Derde, gama doladılar
Gelemedim üstesinden
Gök verildi uçamadım
Böyledir anlayın dünyanın demi
Adem eder birden nice âdemi
Ömür dediğin ki bir savruk gemi
Nefsin denizinde batmasın dikkat.
Karınlar doymaz ki göz aç olunca
Geceye sığmaz nefretim var benim,
Bu yüzden uykuya düşman gözlerim,
Ne ruhum aydınlık ne de bedenim
Geceye sığmaz nefretim var benim.
Karanlık, gece, ben… Üç dilsiz sırdaş,
Çanakkale yolları şehit kokuyor şehit.
Bir yanda Yahya Çavuş, bir yanda Koca Seyit.
Bu bir Allah davası, bu bir ümmet sevdası
Buna yerde kurt ve kuş, gökte melekler şahit.
Allahuekber diyip bu yolda can verdiler.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!