Gezdiğin sokaklara baharları sererdim
Yasemin, nergis, lale, filbahri sen bilmeden
Yüreğine gül değip incinmesin isterdim
Dualarla büyüttüm tüm sihri, sen bilmeden
Yaşadım sen bilmeden, bekledim sen bilmeden
Bacalar tüterken aklıma düştün
Hayaline dalıp ölürüm sensiz
Sensizliği yoldaş eylediğim gün
Tenhayı tenime bürürüm sensiz
Sisler peçelerken hayallerimi
Duvarda asılı resmine dalıp
Geceyi gündüze bağladım sensiz.
Titrek ellerimle usulca alıp
Seninle kalmayı sağladım sensiz.
Semada vakitsiz tan söküyordu
Sensiz yolculuğun ilk durağında
Yoluma bulutlar yaş döküyordu
Sensiz yolculuğun ilk durağında
Hasret her menzilde karşıma çıkar
Gözlerimi bağladı sevgin içimde efsun
Gezdiğin bahçelerde her çiçek güldür bana
Uykuyu haram ettim gözlerime sen yoksun
Sensiz tek bir saniye yaşamak züldür bana
Sensizlik mevsimine hüzün çökünce yittim
Hep aynı noktada bekledim kaldım
Kimseye sormadım sen yoksun diye
Yaktım biletleri, uykuya daldım
Saati kurmadım sen yoksun diye
Sensizlik payıma düştü her cuma
-Somalı Madencilere-
Zemheride takvimler bir türlü bitmeyecek
Üşüyecek elleri, kömüre gitmeyecek
Yetimlerin içinden yükselen çığlıkları
Kimseler duymayacak, kimse işitmeyecek
Derinden yanarken aşkın çırası,
Oturup seyrettim bir akşamüstü.
Hüzünler devşirip yer gök arası,
Oturup seyrettim bir akşamüstü.
Yasaklı bostanların suları oluk oluk,
Münzevi bir gecede seyredin bu diyarı.
Ay titrer hicabından, güneşin benzi soluk
Münzevi bir gecede seyredin bu diyarı.
Güneş soldurmasın perdelerini,
Saat tik takları vadelerini
Yemesin, bitirmesin.
Yaprak kirli sarı, gök kurşun rengi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!