Güneş Tutulmasını, Ay Tutulmasını biliyoruz da neyin nesi bu Akıl Tutulması dediğinizi duyar gibi oluyorum... Canım tabi ki elle ya da başka bir organ ile tutulmuyor bu akıllar, ben de ki de ne akıllar. Bir akıl tutulmasıdır tutturmuşum gidiyor... Tutturmayın canım siz de aklınızı, fıttıttırmayın beni de böyle akılı makılı taktırıp da kafama...
Akıl tutulması için önce kiraya verecek ya da satacak bir akıl olmalı ortada... Tabi bunu kim satacak ve kiraya verecek ise o da hemen çıkmayacaktır ortaya. Gazeteye ya da dergilere de ilan filan vermeyecektir, beklemeyin böyle şeyleri... Akıl vicdan ile cüzdanın arasına sıkışmaya görsün ay gibi, güneş gibi hemen tutulur... Eğer ki cüzdanınızı vicdanınızdan büyük bellemiş iseniz vay halinize ve aklınıza...
Akıl Tutulmasının panzehiri sevgidir. Önce vatanınızı ve mensubu olduğunuz ahlaki ve dini değerleri seveceksiniz. Bu sizin aklınızın kiraya verilmesinin, satılmasının önüne geçer. Güneş tutulur, bir müddet dünya karanlıkta kalır hakeza ay tutulur bir müddet gece ışığını dünyaya salamaz, karanlık olur kısa bir müddet, ancak aklınız tutuldu mu öyle kolay kolay bu tutulmadan kurtulamaz... Aklınız ile birlikte vicdanınızda körelir...
Bakalım bilecek miyim
aklından bir şiir tutsan sevgiye aşka dair
ya da ne bileyim
insanı anlatsın vesair...
Alçak Dağlar Bende Yüksekleri Babamda En Yüksekleri Dedemde
Kibir ve gururun tavan yaptığı durumlarda güzel bir yakıştırmadır bu... ''Alçak dağları ben yarattım yüksek dağlar babamdan miras kaldı.'' derler... Ben de kendimce ekleme yapıp biraz değiştirdim veciz cümleyi... Alçak dağlar ben de Yüksekleri babamdan miras kaldı, en yüksekleri de dedemin tekelinde.''
Kibir abidesidir bazı sanatçılar, siyasetçiler ya da tanınmış kişiler... Çevrelerindeki yalakalar da onların ağızlarına bakar şakşakçılık yapmak için... Çevrelerinde yalakalar olduğu müddetçe bir şey sanıp dururlar kendilerini... Aslandır onlar, kaplandır, en yakışıklıdırlar, en karizmatikdirler, her konuda fikirleri vardır. Ukalalık deseniz had safhada...
Yok, yok bunları da okuduktan sonra kesin kanaat getirdim ki dünyanın bir numaralı mizah yeteneği olan insanlarının yaşadığı ülkesi Türkiye... Hemen soracaksınız nasıl bu kanıya vardın, neleri okudun da diye? İnternet'de dolaşırken ''Gelin arabalarında ki komik yazılar.'' diye bir başlık karşıma çıkmaz mı? Ben istedim bir göz Allah verdi iki göz... Hadi bakalım neler döktürmüş millet neler görelim?
En klasik biçimi ile plakayı kapatıp, ön tarafa evlendik, arka tarafa da mutluyuz çok bilinen bir yazı zaten. Tutmuş adam ''Mutluyuz'' yazısının üstüne, ''Sıra Babamda'' yazmış. Sırayla mı oğlum bu işler yoksa parayla mı? Yine lüks bir arabanın arkasında yeni evlenen çiftin ilginç yazısı ''Reklamlar bitti film başlıyor.'' Hmmm demek ki acaba bu evlenenler sahne ya da sinema dünyasından mı ? Bilemedim vallahi de...
Yurdum insanının aklı çok pratik gerçekten ''Bir dilek tuttum kabul oldu.'' yazmış arkadaş. Hemen anlamışsınızdır tabi evleneceği kızın adı Dilek, arkada da D harfi görünüyor... Yahu ben ne diyeyim size sayın vatandaşlarım. Ne çok sevilmiş gelin hanım ki arabanın arkasına ''Bütün sülalem bu kıza aşık.'' yazmış... Aman ha aman sonra araları bozulmasında sen yine de dikkat et canım kardeşim... Başka bir zeka örneği daha ''Evleniyoruz mutluyuz yetmiş iki milyar borçluyuz.'' Sabancıların ya da Koç'ların gelini ya da damadı değilseniz tabi ki borç ile harç ile evleneceksiniz canlarım benim. Hem ne demiş atalarımız ''Borç yiğidin kamçısıdır.'' Çalışır bir şekilde ödersiniz. Ev kuran ile ev alana da Allah yardım edermiş, unutmayın sakın...
Canı sağ olsun
serçelerin güvercinlerin
bilet alayım diye
başıma hiç pislemediler
onlara ne kadar minnettar olsam azdır...
Ali Baabanın Bir Çiftliği Var Çiftliğinde Öküzleri Var
Ne güzel bir şarkıydı çocukluğumuzdan kalan Ali Baba'nın Bir Çiftliği Var. Çiftliğinde kuzuları var meee meee diye bağırır çiftliğinde Ali Baba'nın. Ali Babanın bir çiftliği var, çiftliğinde eşekleri var Ai Ai Ai diye bağırır, çiftliğinde Ali Babanın... Ali Baba bu çiftliğinde her çeşit hayvan bulunur bilirsiniz. Horozundan tut da, kedisine, köpeğine kadar...
Ali topu tut, Ali Topu at, at Ali At... Koş Ali koş... Ali topu tut, Sam Amcaya sakın atma... Topu Sam Amcaya attın mı patlatır maazallah Sam denen amca... Hıyarın teki de ondan... Oysa ki bizim babalar dedeler, öyle bahçeye top kaçtı mı hemen topu alıp da bıçak ile kesmezler... Hem kessen ne geçecek eline? Çocukların üç kuruşluk zevkine kan doğrayacaksın... Sam Amca bir şeylere bir yerlere kan doğramayı sever bayağı...
Vampirler vardı eski korku hikayelerinde, kan ile beslenir, doyar, kan ile yaşarlardı... Bu Sam Amca'da vampir gibi, yoksa yoksa, durun buldum biz buna Sampir mi desek?
S/en güzelsin,
Ve bu aşkı biz emekle oluşturduk.
Gözlerime bakıp,dizlerimde ağlamak,
Kelebek kanadında,rüzgara yoldaş olmak...
Gecelerde biter bir gün...
İşte o en büyük sürgün,sevgisiz hayatlara...
Allah Aşkına Bir Dizide de Tabanca ve Şiddet Olmasın
Maşallah, maşallah televizyonumuz yerli dizilerden geçilmiyor. Aşk, meşk, kin, nefret, garez, intikam, irtikap, rüşvet, adam kaçırma, adam kayırma her şey var dizilerde... Bu nedir arkadaş yahu! Kurtlar Vadisi denen dizi ile başladı bu furya seneler önce, son sürat devam ediyor. Bu mu Türk Toplumu? Niye zorluyorsunuz şiddet ögesi sahneler ile toplumun hafızasını ve bilinçaltını?
Biz öğrenci olduğumuzdan cebimizde çoğu zaman paramız ya oluyor ya olmuyor. Taa Amasya'dan başkente gelip de okumak okumaya çalışmak gerçekten zor. Üç beş arkadaş sene başında bir ev tuttuk burada, hem okuyoruz hem de yarenlik ediyoruz, ailemize de bu arada fazla yük olmamaya çalışıyoruz. En nihayetinde babamız anamızda memur emeklisi insanlar, bir yere kadar bize yardım ediyorlar. Ama Allah var ben de onların yüzünü yere baktırmamaya çalışıyorum, iyi okuyorum yani sizin anlayacağınız...
Bazen öyle darlanıyoruz ki paramız pulumuz bitiyor, deyim yerinde ise kuru ekmeğe talim ediyoruz ama bu hiç bir zaman içimizdeki adam olma duygusunu, okuma, okulu iyi derece ile bitirme duygusunu silip atamıyor, asla da atamayacak bundan sonra...
Bu pazar sabahı da saat on sularında hep beraber kalktık ev arkadaşları ile. Bir güzel kahvaltı yaptık az buçuk kalan nevalelerimiz ile. Öğleden sonrada dersimiz yoksa çalışacak, çıkar gezeriz büyük marketleri ve alışveriş merkezlerini. Sokaklarda aylak aylak sürtmekten bin kat iyidir hemde. Güzel kızları, kelli felli adamları görür insan hem de bu soğuklarda üşümez, zaten içeri girdin mi kovanda yok, güzel vakit geçer sizin anlayacağınız...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!