Bakışında,
cennete verdiğin renkler;
adında,
Nur’dan ilmekler varmış...
Güzelliğin yüzüne aksederken içimde
yapraklar kımıldarmış...
Kağıt üstünde bir kaydımız bulunsun
Bir kayıt yeter sevgili
İade-i itibardan
Usul-ü erkandandır
Fazlaya gelemem hizaya, imzaya...
Damardan sevemem
“Onların kalpleri
tutkulu bir oyalanma içindedir”
(Enbiya 3)
Neydi o derdi sabahın,
Kuşların hevesi neydi?
Dünkü şenliğin ey bahar
Güzel'in hevesineydi...
Sen güzelle gülle sırdaş,
Hayatın en uçuk tarafından bir wole
ile pek sertçe ardarda dövülen kale...
Her tarakta bez bırak, her keyfe göre eğil
Kızım bu ailedir, tavuk çiftliği değil...
Çocukluğumuzu,
Köyün çamurlu yollarına serelim Yusuf!
Karşı dağın kekliğine soralım
Ne günlerimiz vardı...
Seninle ince, tenhâ yolların
Ötelerden gelip birleştiği
Adım 'çocuk gönüllü' olsun,
Konup göçenler çeşmesinde.
Yine bir oyun sonu
Sebepsiz gözyaşı...
Ardından gökkuşağı
Gülüşüyle güneşin
'Ey iman edenler!
Sabır ve namaz ile Allah'tan yardım isteyin.
Şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir.'
(Bakara 153)
Saygı değer şairim;
--------
İMAN adlı vecizenize bir yorumum olmuştu şöyleki;
Evet şairim,
Bir insan ne kadar
imanlı ise o kadar
hürdür,
İnsanlar hürdür ama
yine de Abdullah'dırlar
Muhabbetle selamlarım.
Bedri Tahir Adaklı