Ne güzel süsler gözlerin
Ağlayan gecelerimi.
Yüreği mavi kırlangıçlar gelir
Unuturum yalnızlığımı
Kaval sesiyle kucakladığım
Bir menekşeye yaslanıyorum
Kartallar kalkıyor ağırdan
Bulut gibi ağlıyor karçiçeğim.
Toprak damlarda uyurken çocuklar,
Sorulmaz zamanı gözyaşlarımın
Ağlarken mor ufuklar gibi yanıyorum.
Hoyrat menekşeler açarken düşlerimde
Avuçlarımda ısıttım kış gecelerini
En kuşkulu aynalara bıraktım gözlerimi.
Gelirsin diye bir güz gecesinde
Hasrete yanmayasın dedim.
Türkülerinizi çaldılar sizden habersiz
Karşı tepelerden bakıp güldüler
Toprakla tarlayla uğraştınız her mevsim
Bir Allah'ın günü cevap vermediniz.
Oysa bilmediniz kan revan geceleri
Gel istersen gecenin gözlerinden
Yavaşça sokul yayla damına
Yaslan biraz bulutlara
Mavidir yüreğim....
Yüzyıllardır bu dağların
Yaralıdır anıları....
Yorgun beş çocuk,
Biri sapanını yitirmiş paletlere takılı
Öteki gözlerini sokak sokak
Üçüncüsü ellerini…
Sonra dönüp dolaşıp tanklara değiyor
Dördüncünün yüreği
Ay buluta girince
Az sonra karanlık ve gece
Artık daha iyi düşleyebilirim
Seni ve sabahı
Düşüyor gecenin gözlerine karlar
Aydınlık geceler gelecek bir sabah uyandığınızda
O sakladığınız sırlar çözülecek bir bir göreceksiniz.
Yayla bulutlarından süzülen yağmurları içeceksiniz
Dostunuzu düşmanınızı seçeceksiniz esmer ellerinizle
Sabredin biraz sabredin ve sakın ölmeyin
susuz bir toprak oluşuma bakmayın,
Ben en eski yayla serüveniyim,
filintasıyım sarp kayaların,
Eşkıyalar yatağıyım,
İZİN KALDI KALBİMDE.
Vakit dar
Hasretler uzun
Bir yolunu bulmalı zaman
Ya vuslat olmalı her aşkın adı



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!