Biliyorum defalarca okunacağım.
Kısada sayılmam hani.
Biraz balık etliyimdir.
Renk renk giyinir.
İstediğim gönülde gezerim.
Anlamsız bakan yüzler
Gökyüzü güneşten parlaktı.
Sen süzülürken,
85’in sonbaharında,
O çığlıklar, hala kulaklarımda.
Dün rüyalarımız
Birbirini görmüş.
Tanışmışlar, konuşmuşlar, anlaşmışlar.
Bize de Allah’ın emri ile istemek kaldı.
Lakin vermediler
Senin rüyanı benim rüyama.
Şeytana hazır ol emri verdim.
Azrailin durumu ne?
Hazırlasınlar vakitsiz namazı.
Geliyorum.
Ayakta çekilmiyor şehir içi yolculuk.
Yazabilmek için,oturmalı ceylan derisi koltuklara,
Birde sabahın bu saatinde uyuya kalsa yaşlılar.
Dostluğun kokusu siner üzerime.
Aşk, sevgi, muhabbet
Dalında güzel koparılmadıkça.
Sevgiyle sulanır meyveler.
Güne döner yüzünü.
Bir kuş gelse de konsa dalıma
İşte küçük odamın
Küçük sandalyesindeyim.
Ve yine yazıyorum.
Ne havada
Ne de suda sebebim.
Yazmak bahane değil.
Kahpe dünya!
Döner durursunda,
Aldanmazsın
Yanaklarımdan süzülen yaşlara.
Sevmez misin sende aşık olduğunda?
Ne tuhaf bir dünya.
Kolsuz yelek giymişim sabahın köründe.
Hangi akla hizmet ise!
Üşüdüm desem başım ağrımaz.
Her gün bu ekmek kavgası öldürüyor beni.
Benimkisi acılar denizinde boğulmak.
Çok değil yaşamak korkum.
Fırtınalı bir günde demir almak.
Ölümün bağrına yavaşça sokulmak.
Benimkisi acılar denizinde boğulmak




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!