Bir oyun içinde bin oyun kurdular
Elimizden her şeyimizi söküp aldılar
Elimize bir oyuncak verip bizi çaldılar
Geliyorlar Deccal'in askerleri
Düşünme ey aklım azını çoğunu
Düşman yapar her daim oyununu
Kafir korur herzaman kendi soyunu
Gelmeyin oyuna ey müslüman gardaşım
Gel tut elimden gidelim şöyle
Geçmişe dalalım dalım hasretle
Yapamadıklarımızı yaparız belkide
Gel tut elimden gidelim şöyle
Ömür bitmeden nakş eyleyelim
Elinde bir telefon bir türlü susmaz
Bir söz söylesen sözünü tutmaz
Sabahlara kadar uyanık yatmaz
Ne olacak bu gençliğin hali
Aşkları alev gibi yanıp birden söner
GERÇEK DÜNYA
Ne verdiyse gelir eline
Ne ettiyse gelir yanına
Yazılmıştı sağına soluna
O şimdi gerçek dünyada
İsterim ağrısız olsa başım
Olsa yeter bir lokma aşım
Niye bu kadar benim telaşım
Gideceğimiz yer belli değil mi
Dünya malına dalmış gidiyoruz
Ecel gelmiş ise kapına
Binmiş ise senin sırtına
Çırpınmak boşu boşuna
Elvada gidiyorsun artık
Bir gün geldim bu dünyaya
Bu gün gidiyorum bu dünyadan
Onca telaş uğraş hep boşuna
Bir top kefenle gidiyorum ben
Mal mülk hepsi yalan oldu
GÖREN KÖRLER
Son virajda olduğumuzu bilmeliler
Gidecek yer yok görmeli gözler
Dostu düşmanı seçmeli sözler
Gören körler görün artık
Yeni yapanda bir güneş vardı battı artık
Onu görmeyen gözlere yazık
Bir nefesti biti artık
O nefesten nefes almayanlara yazık
Kimi veli dediler kimi deli
şiirlerin geliştirilmeli bilirsin ki iyi veya kötü şiir yoktur sadece şiir vardır
umarım ve dilerim ki iyi yerlere varacaksın :)