Betondan binalar kat kat yükselmiş
Caddeler, parklar betonla süslenmiş
Ağır sanayiler nefesleri kesmiş
Dönelim avrat geri köyümüze
İnsanlar birbirine selam vermez
Bakma sakın öyle mahzun
Dik dur asla sen yıkılacaksın
Değmiş ise ayağına bir çakıl taşı
Yolundan asla dönmeyeceksin
Bu yol acı sancı ıstırap doludur
Bir nefestir bizi hayatta tutan
Bir nefestir bizi hayattan koparan
Ölüm öyle yakınki herhangi bir an
Dönüş yok son nefesi verdiğimiz Zaman
Hangi günah Allah in Lütfü dan büyük
Hüzün dolu çakır gözlere
Takılır dildeki sözlere
Söylen selam sevenlere
Durman artık gidin dostlar
Libya çölüne toz çöktü
Ankara’yı aşıp düşerim çoruma
Dağları geçip varırım köyüme
Düğün dernek kurulmuşsa evime
O gün benim günümdür
Aşkın bu kadar çetin olduğunu
Bilemezdim acımasız olduğunu
İnanmazdım ecelin ondan geldiğini
Ecelimde sensin sevdamda sen
Bir ses vardı ortalıkta
Hainler el uzatmış ülkeme
Pençeleriyle tırmalıyordu
Kahpe çe vuruyorlardı
Bu milletin bağrından çıkanlar
Yüce yaradan eş görmüş seni bana
Üzmem bu can bu bedende durdukça
Canına can olayım ey nazlı yar
Ellerinden tutup koşarım yarınlara
Leylamsın sen benim kalbimde
Nasıl bir dünyasın anlayamadım
Ne ğamın bitiyor ne kederin
Bir seviyorsun bir dövüyor
Anlayamadım seni be dünya
Rüzgarlar vurur bağrıma bağrıma
Ey bahtıma bana düşen hayat
Acelen nedir ne bu sendeki sürat
Güzergâh çizilmiş beli istikamet
Dur desem durumusun bi zahmet
Gözüne perde çekilir göremezsin
şiirlerin geliştirilmeli bilirsin ki iyi veya kötü şiir yoktur sadece şiir vardır
umarım ve dilerim ki iyi yerlere varacaksın :)