MADENCİYE AĞIT
Çalış, vatan vergi, hizmet bekler
Yaşa, yaşat işçim gayret göster
Güzel çocuk senden emek ister
Ölme eşin yollarını gözler
MAKBER
Şeytanı överek yücelmek isteyen millet
Beka bulacakmış, esaret verince izzet
Ne yer, ne yar kaldı, tarumar oldu kalp, diyar
Gönlüm hüzün doldu, kubbeyi çınlattı yaslar
MASUMİYET MÜZESİ
Organize olmuş suçlar
Maddi çıkar peşinde koşar
Çalışanı enayi yerine koyar
Terazisi bozuklar maya tutar
MATEM
Kalbimdeki tahta kondun.
Saltanatla göklerde uçtun, durdun.
Ufuklar, umutlar kuyuda mahkum perişan.
Beni unuttun, gezersin için şen, dünyan şen.
KUZULARIN SESSİZLİĞİ
Kuzuların sessizliği çökmüş bütün yurda
Kesilirken kardeşleri, beklerler sırada
Kaçsın diye kapı açsan, zincirler kırsan da
Sen hain ilan edilirsin onlar durur orada
Lanetleşme
Bazıları durmadan çalışır, boşuna yorulur.
Çabalarından hoşnut olan kimse yoktur.
Kimin rızkı daralır, kiminki genişler?
Bereket, izzetten nasiplenen hangi ülkeler?
KAVUŞTURAN İKLİM
Senin için inliyor kalbim
Dünyalara sığmıyor aşkım
Arıyorum vuslatlı iklim
Kollarımı yârime açtım
Kayan Eksen
Maya tutmaz şerli göller
Namus, haram bilmez iller
Hakim hırsız titrer gök yer
Eksen kayar bakar körler
İSTİHDAM VE KARDEŞLİK
Ay yıldızlı bayrak süzülür gökte
Ona uzanan el kırılır tezce
Senin yerin zirve takılma sete
Umut ol esir Türk bekliyor yüce
İSTANBUL MASALI
Yediler kalmadı baş, beyin, ciğer bir lokma
Memleket verdi, başladı yurdu yağma
İstanbul yedikçe erdi gururlu ihtişama
Devşirmenin her şey bak sevinçli intikama
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!