FÜZELERE TAPAN
Ey füzelere tapan füzemle tanış.
Bakalım bu insanlık yaşatır mı yanlış?
Vatandaşa gamı ve neşeyi yalnız yaşatmış.
Geriye etekleri tutuşmuş gelincik bırakmış.
FERYAT
Çileden çıkartır yaşatmayan hayat.
Hor kullanır insanlıktan çıkan hoyrat
Ümitleri elinden alınan zülü kır at
Gençliği çalınan etmez mi feryat?
DÜĞMEM YEŞİM
Kimi görsem karadeliğe koşar.
Gemim Nuh’un arkı yolda akar
Eşim menzil farklı düğmem yeşim
Salkım tutar caymaz elim azmim
Bugün Yâri Gördüm
Gülmek nedir sende gördüm.
Dün âleme çok küskündüm.
Şimdi düğün yeri gönlüm.
Yâri gördüm güldü yüzüm.
DOĞU BATI İÇ İÇE
Canlıda bir ruh, cansız da bir ruh
Üfle uçacak, ol de olacak
Kimi bölecek, kimi çarpacak
Her şey uykuda, hepsi bir guruh
Don Kişot
Hayali dost, hayali düşman yurdu
Şövalye Don Kişotlar oluşturdu.
Sivrisinek larvalığıdır bataklık
Sürekli yenilgiye alıştırıldık.
Gözümü kapatan müjgan
Görülmez sevgili vildan
Baharı arıyor vicdan
Dileğim olasın canan
Sevdanın estiği yerden
Dostluk
Mansur olan yaşar mesrur
Müşir olur dosta nasır
Cebir vermez reşit kadir
Sorun çözer olan mahir
Ebru
Hayatımın rengisin Ebru
Rasgele değildir bu yaşam
Maarif olurken can aman
İçerim olunca su duru
Edam Doğanay
Endamlı yâre katayım eda
Güzel sineme olasın seda
Doğan ay olur başta bir hale
Yağdırır gönle ümitten jale




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!