Sesini duyup ta tekrar sana olan duygularıma yenilmek istemiyorum.
Affet sevginin gözümü kör edişini.
Sana olan sonsuz güvenim affet beni.
Yine yıkıldı , tuzla buz oldu elimdeki bardak.
Yine yüreğim kan revan içinde kala kaldı.
Yetmedi mi ruhum çek kurtar kendini artık bu bedenden.
Kelebeğin ömrüne bir günü sığdırmışlar
Bir güne 24 saat değil bir dünya sığmış.
Kokusuz menekşenin kokusunu aratmışlar!
Kül kedisinin kaybolan ayakkasını.
.
Geçip giden bir ömrün İçine katıp katıştırdığın bugünün mutluluğuna ,
gözlerindeki sevgiye
kirpiklerinle kucakladığın bana ,
var ettiğimiz mutluluğa şükürler olsun.
Şükür ile doldurdun avuçlarımı...
Denizin kıyısından
Uçurumun kenarından
Enkazın içinden
Kuyunun dibinden
Ölümün eşiğinden
Yok oluşun içerisinden
Yükledim ne varsa bana ve sana dair herşeyi
Aldım sırtıma çıktım yola
Gidim diyorum , seni bırakıp gidemiyorum.
Kalim diyorum olmuyor.
Kalmak ve gitmek arasında bir yol bulmaya çalışıyorum.
Öyle bir yol yok.
Karmakarışıklaşıyorum!
Nedeni , niçin i ,niyesini ,niyeti bulamıyorum?
Bulup ta çıkaramıyorum ,
duyguların içerisinden doğruyu.
Bocaladıkça bocalıyorum
Yüreğim çırpındıkça daha da yoruluyor
Şu görünen ışık bir yaşam belirtisi mi yoksa beni ölümün eşiğine davet eden yol mu ?
Şu yorgunluğum bitecek gibi mi
Beni öldürecek gibi mi?
Camın arkasında kalan yaşam devam ediyor musun yoksa bir portre gibi bana mı bakıyorsun.
Rüzgâr esip durma sanki yaşam devam ediyor gibi olmasın kandırma artık yeter
Bir kapı var ışıklar içerisinde sanki sana yaşamı var edecek gibi
Yüreğim kuruyor diyorum
Gözyaşlarıyla suluyor
Gücüm tükeniyor diyorum
Koltuk altından tutup kaldırıyor
Savruluyorum diyorum girdim bir girdaba
Girdaba girip beraber savrulalım diyip beni bırakmıyor.
Sen umudumun ışığı
Varlığınla aydınlandı gözlerim.
Yüreğimin atışı
Ruhumun huzuru
Beynimin uyandığı
Gözlerimin hayali!
Geçip giden günlere inat
Sanki gitmeyen,
Gidemeyen.
Gidecek yeri olmayan.
Bir yokluğun gölgesiyim.
Var ile yok arasındaki gizli bir perestim .
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!