Can acısı, yürek ağrısı değil
Açlık bu içten içe kemiren.
Turuncu nehir olup akarken
Yaprak yaprak tarlalara...
Ne mazot var su getirip rahmet olacak,
Ne medet bulabildi dikilecek tohuma.
Rüzgar ve saksağanlarla
Yaklaştı seher.
Karanlık pencerede,
Tarihe dönüyor bir kadın..
Çok olmadı evi
Köklerinden kurtulalı.
Aşina bir yüz,
Zamanın aynasında.
Yüküne payidar,
Gafil avlanır uykusunda..
Gece yolcuları
- İpek yelken altında,
Sise karışır kızım
Tekneler çekilmiş,
Deniz fenerleri
Çorak bir toprak bizimkisi.
Nehir oldum,
Yağmur oldum,
Soluk oldum,
Yoruldum...
Tenine dokunuyorum:
Esmer.
Biri yerde biri gökte
Gulyabani dudakların.
Gözlerin:
Omuz başlarında iki gamze.
İlk duvağının izi kalmıştır.
Su gibi yayılır utancı..
Telaşı gizli,
Mutluluğu kaçak,
Usulca çeker kapısını..
Çift sürer rujunu,
Hasta benim bebeğim..
Küçük haşereler sarmış bedenini..
Bazıları sülük
Bazıları kene
Birini atsam diğeri yedekte
Memnun değilsiniz benden..
Elimde sevgim..
Çoğaldıkça her daim
İhanetim..
Ne ahlaklıyım,
Ölesim var bugün..
Zira güzel bir hava,
Kimse üzülmemeli benden sonra..
Pırıl pırıl bir şelale gibi önümüzde
Hızla akıyor ruhlarımız.




-
İbrahim Çetiner
Tüm Yorumlarnasılsınız